Bakanlık, tescil edilen bitkilere ilişkin sosyal medya hesabından bir paylaşımda bulundu. Bu paylaşımda, tarım üreticisinin toprakla buluştuğunda, arkasında mühendislerin yıllar süren emeği, sabrı ve uzmanlığı ile ortaya çıkardığı yerli ve milli bitki çeşitlerinin önemine dikkat çekildi. Özellikle, tescil edilen bitkilerin, üretimde verimliliği artırmak ve tarımsal sürdürülebilirliği sağlamak adına büyük bir rol oynadığı vurgulandı.
Paylaşımda, 2025 yılında tescil edilecek bitkiler hakkında detaylı bilgiler verildi. Buna göre, toplamda 21 farklı tür, 35 çeşit ve 9 hattan oluşan 1048 çeşit tarla bitkisi tescil edilmiştir. Bu tarla bitkileri arasında arpa, ekmeklik buğday, makarnalık buğday, ayçiçeği, çörekotu, ketencik, kinoa, kuru bezelye, kuru fasulye, mavi ayrık, mürdümük, nohut, pamuk, patates, rodos otu, tritikale, tütün, yem bezelyesi, yerfıstığı, yulaf ve zerdeçal bulunmaktadır. Böylece, yerli ve milli üretim potansiyelinin artırılması hedeflenmektedir.
Ayrıca, 8 farklı tür ve 25 çeşit bahçe bitkisi de tescil edilmiştir. Bu bahçe bitkileri arasında fındık, üzüm, incir, zeytin, muz, gül, kasımpatı ve karanfil gibi önemli bitkiler bulunmaktadır. Toplamda, bu süreç sonucunda 1068 çeşit bahçe bitkisi tescil edilmiştir. Tescil edilen bu bitkilerin hem ekonomik olarak tarımsal üretim üzerinde büyük etkisi hem de tarım sektörü için sağlanan çeşitlilik açısından kritik bir öneme sahip olduğu belirtilmiştir.
Tescil süreci, yerli bitki çeşitlerinin korunması ve geliştirilmesi açısından son derece önemlidir. Üreticilerin, bu yerli ve milli çeşitleri kullanarak daha verimli ürünler elde etmeleri, hem maliyetleri düşürmekte hem de yerel tarımın güçlenmesine katkı sağlamaktadır. Böylece, ülke genelinde gıda güvenliğinin artırılması ve tarımsal ürünlerin kalitesinin yükseltilmesi hedeflenmektedir. Bu durum, tarım sektöründe istikrarı sağlamak adına bana büyük bir katkı sunmaktadır.
Bakanlık yetkilileri, tescil edilen bitkilerin kullanımının yaygınlaştırılması gerektiğine vurgu yaparak, bu noktada eğitim ve farkındalık çalışmalarına da önem verdiklerini belirtmektedir. Üreticilerin, yerli ve milli çeşitleri tercih etme konusunda bilinçlenmesi, tarım politikalarının başarıya ulaşmasında büyük bir rol oynamaktadır. Yerel türlerin desteklenmesi, hem ekonomik kalkınmayı sağlamakta hem de sürdürülebilir tarım uygulamalarına geçişi hızlandırmaktadır.
Sonuç olarak, bu tescil süreçleri, yerli bitkilerin korunması, geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması sürecinde önemli bir adımdır. Tarım sektörünün geleceği açısından sürdürülebilir ve verimli bir üretim yapmak için bu yerli ve milli çeşitlerin kullanılması büyük bir fırsat sunmaktadır. Üreticilerin, bu çeşitleri benimsemeleri ve kullanımı konusunda desteklenmeleri, ülke ekonomisi ve gıda güvenliği için büyük bir önem taşımaktadır.
