Türkiye’de diyabetin artış hızının; dünya ortalamasının 2 katı, Avrupa ortalamasının ise 4 katı olduğu uzmanlar tarafından vurgulanmaktadır. Bu durum, diyabetin dünya genelinde en hızlı artış gösteren hastalık konumuna geldiğini göstermektedir. Diyabet, görünmeyen bir tehdit olarak hızla yayıldığı için halk arasında farkındalığın artırılması gerektiğine dikkat edilmektedir. Bu bağlamda, Acıbadem Üniversitesi’nden uzman isimler, “Ustalarla Diyabette Uzun Yaşam Üzerine Söyleşiler” başlıklı bir toplantı düzenlemiştir.
Toplantının moderatörlüğünü, Acıbadem Üniversitesi Diyabet Araştırma ve Uygulama Merkezi Koordinatörü ve Endokrinoloji ile İç Hastalıkları Uzmanı olan Prof. Dr. M. Temel Yılmaz gerçekleştirmiştir. Diğer uzman konuşmacılar arasında Beyin ve Sinir Cerrahisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Necmettin Pamir ve Kalp ve Damar Cerrahisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cem Alhan yer almaktadır.
DİYABET TÜRKİYE’DE PATLAMIŞ DURUMDA
Prof. Dr. M. Temel Yılmaz, iyi tedavi edilmeyen ve kontrol altına alınmayan diyabetin, böbrek ve kalp hastalıkları başta olmak üzere felç, görme kaybı ve nöropati gibi ciddi hastalıkların başlıca nedeni olduğunu belirtmektedir. Ayrıca, diyabetin ortaya çıkma yaşının maalesef 20’li yaşlara indiğini vurgulayarak, beslenme şeklinin bozulması sonucu obezitenin çocuklarda yaygınlaştığını ifade etmiştir. Türkiye’de her üç çocuktan birinin fazla kilolu olduğu gözlemlenmektedir. Bu durum, kalp krizi yaşının 45 yaş altına inmesi gibi ciddi sonuçlar doğurmaktadır.
Yılmaz, sağlıklı bir yaşam için oksijenin önemine de değinerek, yapılmış araştırmalarda oksijenin bol olduğu bölgelerde yaşayan insanların ömrünün daha uzun olduğunu belirtmiştir. Örneğin Bozcaada, “Ölümsüzlerin Adası” olarak bilinirken, oksijenin en düşük olduğu yerlerin insanlarda daha hızlı yaşlanmalara sebep olduğu kanıtlanmıştır. Hareketli yaşam tarzı ve sağlıklı beslenmenin direk olarak diyabetin önlenmesinde etkili olduğuna yönelik uyarılarda bulunmuştur.
DİYABET HASTALARININ FELÇ OLMA İHTİMALİ 4 KAT FAZLA!
Diyabetin beyin üzerindeki olumsuz etkilerini aktaran Prof. Dr. Necmettin Pamir, diyabetin damar yapısını bozarak damar sertliği (ateroskleroz) ve damar tıkanıklığına yol açtığını söylemiştir. Beyinde damarlar tıkandığında, beyin yeterli kan ile beslenemediği için bu durum ölüme sebep olabilmektedir. Aynı zamanda bu tür damar tıkanıklıkları büyük felçlere yol açabilir. Kontrol altında olmayan diyabet hastalarında bunama ve felç riski 4 kat artmaktadır.
Pamir, küçük damar tıkanıklıklarının zamanla büyük damar tıkanıklıklarına yol açtığını da belirterek, kontrol altına alınması gereken önemli riskler arasında şah damarında sertlik, tıkanıklık, pıhtı atma ve beyin kanamaları gibi unsurlar bulunduğunu ifade etmiştir. Genetik yatkınlığın yanı sıra sağlıksız yaşam tarzının ve kötü beslenmenin bu riskleri artırdığını belirtmiştir.
DİYABET KALP KRİZİ RİSKİNİ 2 KAT ARTIRIYOR!
Acıbadem Üniversitesi Kalp ve Damar Cerrahisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cem Alhan, kontrolsüz diyabetin kalp krizi riskini 2 kat artırdığını
