OECD Türkiye İnceleme Raporu Bulgu ve Öngörüleri
OECD’nin geçen hafta yayımladığı “Türkiye İnceleme Raporu”nun yazarlarından olan Turban, rapordaki bulguları ve Türkiye ekonomisine dair öngörülerini paylaştı. Turban, Türkiye’de 2023 ortasından itibaren gerçekleşen makroekonomik politika değişimler sonrasında cari açığın azalmaya başladığını ve enflasyon ile enflasyon beklentilerinin kademeli bir şekilde düştüğünü ifade etti.
Turban, enflasyon oranlarının hâlâ yüksek olmasına rağmen düşüş eğiliminin sürdüğünü belirtirken, “Merkez Bankası ve maliye politikalarının uygulamaları, bizim öngörülerimizle oldukça uyumlu. Maliye ve para politikalarındaki sıkı duruş, enflasyon kontrol altına alınana kadar devam etmeli. Hükümet, Orta Vadeli Program hedeflerine ulaşır ve uzun vadede belirlenen bütçe açığını korursa, kamu borcu sürdürülebilir olur.” dedi.
Şu anda Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası ve maliye otoritelerinin bu sıkı duruşu sürdürmek için güçlü taahhütler verdiğini vurgulayan Turban, “Merkez Bankası’nın iletişiminde, enflasyon kontrol altına alınana kadar para politikasının sıkı kalması gerektiği ve faiz kararının enflasyon ile beklentilere göre belirleneceği net bir şekilde ifade ediliyor.” diyerek kararlılık mesajını verdi.
Para politikasında erken gevşeme riskinin bulunduğunu, fakat bunun temel öngörülerin dışında olduğunu aktaran Turban, makroekonomik politika taahhüdünün devam edeceği yönünde ana senaryolarının olduğunu anlattı. Ayrıca, bu duruşun Türkiye’nin dış pozisyonunu iyileştirdiğini ve son iki yılda brüt rezervlerin önemli ölçüde arttığını belirtti.
Swaplar hariç net rezervlerde de bir artış yaşandığını anımsatan Turban, bu rezervlerin 2024 yılında 2020 yılının başından beri ilk kez pozitife döneceğini ifade etti. Ancak, son dönemde meydana gelen azalmaların gözlemlenmesine rağmen, bu düşüşün son iki yıldaki birikim kadar yüksek olmadığını vurguladı ve rezervlerdeki artışın olumlu bir gelişme olduğunu kaydetti.
Türkiye’nin Potansiyel Büyümesi ve Makroekonomik Politikalar
Türkiye’deki potansiyel büyüme oranının yüzde 4 seviyesinde olduğunu açıklayan Turban, sağlanan makroekonomik politikaların öncesinde Türkiye’deki ekonomik büyümenin “sürdürülemez bir derecede yüksek” olduğunu ifade etti. Sıkı para ve maliye politikalarının bu büyümeyi daha sürdürülebilir hale getirmeye yardımcı olduğunu belirtti.
Bu yıl Türkiye ekonomisinin yüzde 3,1 oranında büyümesini beklediklerini söyleyen Turban, her ekonomide olduğu gibi sıkı maliye ve para politikalarının enflasyon ve büyüme üzerinde bir baskı yarattığını ifade etti. Türkiye’nin ekonomik büyümesinin, 2026 yılında yüzde 3,9 ile potansiyeline geri döneceği öngörüsünde bulundu. OECD’ye göre de Türkiye’nin potansiyel büyümesi yüzde 4 seviyesinde. Bu seviyelere ulaşıldığında, enflasyona yönelik yukarı yönlü baskı oluşmaması bekleniyor.
Yatırımcı Güveni ve Uluslararası Algı
Türkiye’ye yönelik uluslararası yatırımcı algısını da değerlendiren Turban, uygulanan makroekonomik politikaların ardından yabancı yatırımcı algısının iyileşmeye başladığını ve bunun önemli kanıtlarından birinin de kredi derecelendirme kuruluşlarının not artırımları olduğunu belirtti. Yatırımcı güveninin zamanla daha da artırılabileceğini belirten Turban, Merkez Bankası ve ekonomi otoritelerinin politikaları sürdürme taahhüdünün Türkiye’ye olan güvenin artmasında etkili olabileceği görüşünde.
OECD Raporu Önerileri
OE
