Donald Trump, Air Force One uçağında gazetecilere açıklamalar yaptı. Gazze halkının geri dönmesine izin vermenin büyük bir hata olacağını savunan Trump, bu durumu “Bunu büyük bir gayrimenkul sitesi olarak düşünün ve ABD ona sahip olacak ve yavaş yavaş, çok yavaş bir şekilde.” diyerek ifade etti.
Trump, Gazzeli bölgenin tamamen bir “yıkım yeri” olduğunu tekrarlayarak, “Geri alınacak. Düzleştirilecek, onarılacak. Orada kimse olmayacak. Hamas olmayacak. Orta Doğu’daki diğer çok zengin ülkeler aracılığıyla inşa edeceğiz. Bu insanlar için, Filistinliler için, yaşamak için güzel yerler inşa edecekler. Muhtemelen yüzlerce yıldır ilk kez uyum ve barış içinde yaşayacaklar.” şeklinde spoke ifadeler kullandı.
“Gazze’yi satın almaya ve sahiplenmeye kararlıyım” diyen Trump, bölgede geri dönmek için hiçbir şey kalmadığını öne sürdü ve “([Gazze]) çok güvensiz ama biz onu gelecekte, birileri tarafından geliştirilecek çok iyi bir yer haline getireceğiz. Diğer ülkelerin bazı kısımlarını geliştirmesine izin vereceğiz. Güzel olacak. Dünyanın her yerinden insanlar gelip orada yaşayabilir.” ifadelerini ekledi.
Filistinlilerin zorla yerinden edilmesi durumunda, ABD‘ye kabul edilip edilmeyeceği ile ilgili bir soru üzerine Trump, “Buna bakmam lazım, bence onların buraya gelmesi için çok uzak bir mesafe var ama bireysel vakalara bakmam lazım. ABD zaten birçok insanı alıyor, onlar için çok uzak.” yanıtını verdi.
Gazzelilerin güvenli bir bölgede kalmanın kendilerini daha mutlu edeceği düşüncesini dile getiren Trump, “Yani göreceğiz. Mısır, Ürdün ve diğer ülkelerin yardım edeceğini umuyoruz. Suudi Arabistan gibi bazı ülkelerin buna biraz para harcayabileceğini umuyoruz. Muazzam miktarda paraları var. İnsanları rahat ve güvende kılmak için biraz para harcayacaklar.” diye konuştu.
Trump’ın bu açıklamaları, bölgedeki barış ve inşa süreçlerine dair tartışmalara yol açabilir. Gazze’deki durumun ve insan hakları ihlallerinin daha fazla ele alındığı bir ortamda, Trump’ın görüşleri farklı tepkiler de yaratabilir. ABD ve Orta Doğu’daki diğer ülkelerin pozisyonları, Trump’ın planlarının hayata geçip geçmeyeceğini belirleyecektir.
Sonuç olarak, Trump’ın açıklamaları sadece Gazze’nin geleceği için değil, aynı zamanda bölgedeki siyasi ve sosyal dinamikler açısından da önemli bir etken oluşturmaktadır. Zira, bu dönemde geçilecek kararlar, hem Filistinliler hem de bölgedeki diğer halklar için uzun vadeli sonuçlar doğurabilir.