1. Haberler
  2. GÜNDEM
  3. Terörle Mücadelede Yeni Stratejiler ve Vurgular

Terörle Mücadelede Yeni Stratejiler ve Vurgular

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Ömer Çelik’in Türkiye’nin terör konusundaki durumu ile ilgili yaptığı açıklamalar, geçmişten günümüze uzanan bir mücadelenin boyutlarını ele alıyor. Çelik, terörün Türkiye’nin gündeminden çıkarılması gerekliliğini, geçmişte rahmetli Turgut Özal döneminde de tartışıldığını belirtti. Bu süreçte, uluslararası ve iç siyasi dinamiklerin etkisi altında terörle mücadele etmenin yanı sıra ikna edici yöntemler ve devletin yumuşak gücünün kullanılması konularına dikkat çekti. Ancak, gündemdeki sorunların bazı dönemlerde iç siyasette uygun görünmemesi, vesayet kavgalarının varlığı gibi etkenler bu mücadeleyi zorlaştırdı.

“CUMHURBAŞKANIMIZ ‘DEVLET İÇİNDE DEVLET’ OLMAZ DEMİŞTİ”

Çelik, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, devlet içinde devlet olamayacağını ifade ettiğini ve bu durumun, demokratik siyaset açısından önemli bir dönüm noktası olduğunu vurguladı. O dönemde sivil siyasetin yeterince konsolide olmaması ve çeşitli vesayet odaklarının varlığı, siyasi atmosfere olumsuz yansıdı. Sivil toplum dinamiklerinin bu durumu gündeme getirdiği ve devletin hukuk mekanizmalarının önemine dikkat çektiği ifade edildi. Çelik, Cumhurbaşkanı’nın bu bağlamda ‘Kimse devlet içinde devlet değildir’ söylemi ile hükümetin otoritesini pekiştirdiğine dikkat çekti.

“BUGÜN SİYASET KONSOLİDE HALİNDE”

Ömer Çelik, günümüzde ise sivil siyasetin daha konsolide bir hal aldığını ve demokratik siyasetin meşruiyetine gölge düşürecek vesayetçi unsurların artık bulunmadığını belirtti. Bunun bir süreç içerisinde geliştiği, karanlık alanların giderek aydınlandığı vurgusunu yaptı. Hükümetin, bazı dönemlerde karşılaştığı tehditlerin devlet içinde ortaya çıkan yapıların etkisiyle ortaya çıktığını ifade etti. Çözüm sürecinde Cumhurbaşkanı’nın bu tehditlere karşı belirlediği net tutum, hükümetin alacağı kararlar üzerinde etkili oldu.

“BU MESELE SİYASİ SABOTAJA AÇIK BİR MESELE”

Çelik, Türkiye’deki birçok meselede, özellikle Kürt meselesi ve Kıbrıs konularının, siyaset üstü ve dışı olarak görülmekte olduğunu belirterek, bunun demokrasiye zarar verdiğini ifade etti. AK Parti’nin bu meselelerle hem mesafeli durduğunu hem de yumuşak güçler kullanarak etkin bir politika geliştirdiğini söyledi. Bu tür konuların uluslararası güçlerin müdahale edebileceği alanlar olduğunu ve hassasiyetle ele alınması gerektiğini vurguladı.

“BİRTAKIM GÜÇLERİN DEVREYE GİRDİĞİNİ BİLİYORUZ”

Uluslararası güçlerin Türkiye’nin iç işlerine müdahale etme çabalarını da dile getiren Çelik, iç cephede birçok legal ve illegal yapıların etkili olduğuna dikkat çekti. ORTADOĞU’daki dengelerin Türkiye üzerindeki etkilerine dikkat çeken Çelik, Türkiye’nin bu sorunları aşmasını isteyen bazı güçlerin bulunduğunu belirtti. Özellikle DEAŞ’la ilişkili bir mücadelenin içindeki stratejilerin, bu uluslararası dinamiklerden etkilendiği şeklinde bir tespit yaptı.

“BİR ARKADAŞIMIZ KÜRT OLDUĞU İÇİN OTOBÜSTEN İNDİRİLMİŞTİ”

Çelik, kişisel bir anekdot paylaşarak Türkiye’deki etnik ayrımcılığı örneklendirdi. Ortaokuldaki arkadaş grubunda Kürt kökenli bir arkadaşının, kimliğinden dolayı belediye otobüsünden indirilmesine maruz kaldığını anlattı. Bu durumun, toplumda var olan ayrımcılığa dair önemli bir mesaj verdiğini belirtti. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 2005 yılında Diyarbakır’da yaptığı konuşmanın, bu konulardaki siyasi iktidara verdiği mesajın bir dönüm noktası olduğunu ifade etti.

Terörle Mücadelede Yeni Stratejiler ve Vurgular
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir