Bakan Tekin, sosyal medya üzerinden yaptığı bir paylaşımda, Cumhuriyet Halk Partisi’nde (CHP) yaşanan akıl tutulmasını izah etmenin zorluğuna dikkat çekti. Tekin, “Kanımca, Sayın Cumhurbaşkanımızın 2009 yılındaki ‘One Minute’ çıkışı, Türkiye’de siyasal hayatta birçok dinamiği yerinden oynattı.” şeklinde düşündüğünü belirtti. Bu ifade, Türkiye’nin siyasi tarihindeki önemli anlardan birine referans yaparken, aynı zamanda o dönemdeki gelişmelerin etkilerini de anlatmakta. Bakan Tekin, FETÖ’nün Türkiye’de küresel yapının bir maşası olarak hareket ettiğini ve kendi kişisel çıkarları doğrultusunda ülkeyi satmaktan çekinmeyeceğini iddia etti. Bu durumun, siyasete gayri ahlaki yöntemlerle müdahalenin başlangıcı olduğunu vurguladı.
AK Parti ve Milliyetçi Hareket Partisi’nin (MHP) bu FETÖ unsurlarından kısa sürede kurtulmayı başardığını ifade eden Tekin, CHP’nin ise bu yapının etkisinden kurtulamadığını belirtti. Özellikle Mayıs 2010’daki Deniz Baykal’a karşı kurulan komplonun, CHP üzerinde kalıcı bir etki bıraktığını ekledi. Bakan Tekin, CHP lideri Özgür Özel, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve ekibinin yabancı medyaya verdikleri röportajlarda kullandıkları ifadeleri örnek göstererek, “Biz sizin adınıza Türkiye’de bu kavgayı veriyorduk, şimdi bizi yalnız bırakıyorsunuz” diyerek küresel sermayeye yapılan atıfların, ülkedeki siyasi düzendeki gerginlikleri artırma potansiyelini içerdiklerini belirtti.
Tekin, bu tür açıklamaların ardından Gezi olaylarını anımsatan sokak hareketleri çağrıları ve boykot söylemlerinin, 2009 sonrası yaşanan olgularla benzerlik gösterdiğine dikkat çekti. Bu durumun, kişisel çıkarları her şeyin üstünde tutan bir duruş sergileyen siyasilere işaret ettiğini vurguladı. Bakan, bu bencilce ve hesapsızca hareket edenlerin, yaptıklarının ülke ve millet için doğuracağı zararları düşünmeden davrandıklarını ifade etti. Bu bağlamda, mevcut tavırların demokratik değerlerle, hukuk devleti anlayışıyla, bağımsızlıkla ve vatanseverlikle hiçbir şekilde örtüşmediğini belirtti.
Son olarak, Tekin, bu konuda hatırlatma yapmanın kendileri için bir vatandaşlık borcu olduğunu ifade etti. Bu söylem, hem kendi siyasi görüşlerini hem de Türkiye’nin siyasi durumu üzerine düşündürmek amacı ile yazılmış bir mesaj olarak değerlendirilebilir. Ayrıca, Bakan Tekin, sosyal medya paylaşımında esnaf ziyaretinden çekilmiş fotoğraflara da yer vererek, yerel halkla iletişimini ve siyasetin tabandan gelen destekle ilerlemesi gerekliliğini de vurgulamış oldu.
