Tatil sezonunun yaklaşmasıyla birlikte, tüketiciler turizm sektöründe faaliyet gösteren kuruluşların yürüttüğü yoğun reklam ve tanıtım faaliyetlerine maruz kalıyor. Bu dönemde, kötü niyetli kişilerin sıkça tercih edilen otel ve turizm tesislerinin internet sitelerinin fotoğraflarını ve isimlerini kopyalayarak e-posta ve kısa mesajlar üzerinden cazip teklifler sunarak tüketicileri mağdur ettiği belirtiliyor. Bu nedenle, tatil rezervasyonu yapacak olan tüketicilerin mağduriyet yaşamaması adına dikkat etmesi gereken bazı hususlar ortaya konuluyor.
“PLANSIZ BİR TATİL KABUSA DÖNÜŞEBİLİR”
Tüketici Hakları Derneği Başkanı Ergün Kılıç, tatil planlaması yapılmadan önce konaklanacak tesisin iyi bir şekilde araştırılması gerektiğini belirtiyor. Kılıç, otel hakkında internet yorumlarını dikkate almanın yanı sıra tatile çıkmadan önce iyi düşünmenin ve doğru karar vermenin önemine vurgu yapıyor. “Plansız bir tatil, keyifli bir deneyim yerine kabusa dönüşebilir” ifadelerini kullanarak, tatilcilerin dikkatli olmaları gerektiğini ifade ediyor.
Tatil planı yaparken, ekonomik gücün göz önünde bulundurulması gerektiğini vurgulayan Kılıç, otel fiyatları, ekstra ücretli hizmetler ve bölge esnafının turistlere yönelik fiyat politikasının detaylı bir şekilde gözden geçirilmesi gerektiğini belirtiyor. Ulaşım kolaylığı, sağlık hizmetlerine yakınlık gibi detayların da incelenmesi gerektiğini ifade eden Kılıç, kaç gün süreyle kalınacağı ve gezilecek yerler hakkında bir plan yapmanın tatilin verimli geçmesi açısından kritik olduğunu kaydediyor. Ayrıca, otelin ya da tatil köyünün yalnızca kendi internet sitesinde paylaştığı görsellere güvenilmemesi, bağımsız platformlardaki kullanıcı yorumları, puanlamalar ve gerçek deneyimlerin mutlaka incelenmesi gerektiğini vurguluyor.
“SÖZLEŞME YAPMADAN ÖDEME YAPMAYIN”
Kılıç, tatile karar verildiğinde, alınacak hizmete yönelik detayları içeren bir sözleşmenin mutlaka yapılması gerektiğine dikkat çekiyor. “Yazılı sözleşme yapılmadan kesinlikle ödeme yapılmamalı, yapılan ödemeler mutlaka belge karşılığında gerçekleştirilmelidir. Tatil sona erene kadar tüm ödeme belgeleri saklanmalıdır” diyor. Bunun yanı sıra, sözleşmede hizmetin kapsamı, konaklama süresi, iptal şartları ve toplam ücret gibi bilgilerin açık ve detaylı bir şekilde yer almasının önemine işaret ediyor. Sorun yaşanması durumunda ise tüketicilerin gerekli mercilere başvurmaları gerektiğini bildiriyor.
Kılıç, tüketicilerin karşılaştıkları mağduriyeti giderebilmek için ayıplı hizmetleri kayıt altına almasının son derece önemli olduğunu belirtiyor. “Yaptığınız araştırma ve dikkatlice hazırladığınız yazılı sözleşmeye aykırı bir durumla karşılaşmanız halinde, hizmetin ‘ayıplı hizmet’ kapsamına girdiğini belgelemelisiniz” diyor. Sorunun çözülmemesi durumunda ise, eğer uyuşmazlık parasal sınırı 149 bin liranın altındaysa, tüketicilerin şahsen il veya ilçe tüketici hakem heyetlerine, e-posta yoluyla ya da e-Devlet üzerinden Tüketici Bilgi Sistemi (TÜBİS) aracılığıyla başvurabileceğini ifade ediyor. Başvurulara, fatura, ödeme bilgileri, sözleşme fotokopisi ve uyuşmazlığı kanıtlayıcı diğer bilgi ve belgelerin eklenmesi gerektiğini de vurguluyor.
