İngiltere’de yaşayan 30 yaşındaki Lily Murphy, 23 yaşında iken tatil öncesinde bronzlaşmak amacıyla kısa solaryum seanslarına girdi. Bu işlemlerin toplam süresi bir saatten kısa olmasına rağmen, vücudunda belirgin bir ben oluştu. Benin görünümünden şüphelenen genç kadın, derhal doktora başvurdu.
KANSER TEŞHİSİ KONDU
Hastalığıyla ilgili olarak sürekli yorgunluk ve dayanılmaz sırt ağrıları çekiyordu; bu ağrılar zamanla göğsüne de yayılmaya başladı. Yapılan tetkikler sonucunda Lily’e cilt kanseri (melanom) teşhisi konuldu. 2019 yılında gerçekleştirilen cerrahi müdahaleyle kanserli doku alındı ve ilk tedavi sürecinin ardından hastalığın tamamen iyileştiği düşünülüyordu.
Ancak 2023 yılında sırt ve göğüs ağrıları, nefes darlığı ve kronik yorgunluk gibi şikayetlerle yeniden hastaneye başvuran Lily’e, başlangıçta anksiyete teşhisi kondu. Daha sonra yapılan ileri tetkiklerde kanserin akciğerlere ve boyuna metastaz yaptığı belirlendi.
İmmünoterapiden ve kemoterapiden vücudu olumsuz yanıt alan genç kadında sepsis gelişti. 2025 yılının Şubat ayında başlanan yeni tedavi ile birlikte kanser hücrelerinde küçülme gözlemlendi, ancak yüksek doz ilaçlar nedeniyle tedaviye ara verilmek zorunda kalındı.
ÖZELLİKLE GENÇLERİ UYARDI
Murphy, solaryumun gerçekten ne kadar tehlikeli olduğunu vurguladı ve kısa vadeli bir değişimin yaşam boyu etkili olabileceğine dikkat çekti. “Bronzlaşmak geçici bir zevk olabilir, ama eğer kanser olursanız, hayatınız kalıcı bir şekilde etkilenebilir.” dedi.
GÖZ ALICI OLARAK PAZARLANMASINA SON VERİN
Murphy, özellikle sosyal medyada bronzlaşmanın özendirilmesine tepki gösterdi. Bronzlaşmanın ‘göz alıcı’ olarak pazarlanmasına son verilmesi çağrısında bulundu. Bronzlaşmanın geçici olduğunu, ancak sağlık ve yaşam kalitesinin kalıcı olduğunu ifade etti.
CİHAZ MELANOM RİSKİNİ ARTIRIYOR
Bronzlaşma cihazlarının melanom riskini yüzde 75 kadar artırdığı bilinmektedir. Cancer Research UK verilerine göre, yeni tedavi yöntemleri sayesinde bazı hastalar dördüncü evre melanomla uzun süre yaşayabiliyor. Ancak istatistikler, bu evredeki hastaların yarısının altı yıldan fazla yaşamadığını gösteriyor.
Uzmanlar, vakaların yeniden artışa geçtiği konusunda da uyarıda bulunuyor; erkeklerde bu artışın kadınlara göre daha hızlı olması bekleniyor.