Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. İbrahim Tayfun Şahiner, safra kesesi taşı hakkında önemli bilgiler paylaşarak bu konudaki farkındalığı artırmak istedi. Son yıllarda toplumsal beslenme alışkanlıklarında yaşanan olumsuz değişikliklerin, 2010’lu yılların başından itibaren hızla artan safra kesesi taşı hastalığı vakaları ile doğrudan ilişkili olduğunu belirtti.
Prof. Şahiner, özellikle modern yaşamın getirdiği hızlı ve sağlıksız beslenme tarzlarının, insanların yemek tercihlerini olumsuz yönde etkilediğini belirterek, bu durumun obezite başta olmak üzere birçok sağlık sorununu beraberinde getirdiğini ifade etti. Genç yaşlarda görülen kilolu bireylerin sayısındaki artışın, safra kesesi taşlarının oluşumu üzerinde ciddi etkileri olduğu vurgulandı.
Safra kesesi taşlarının oluşumunu etkileyen bir diğer faktörün de genetik yatkınlık olduğunu söyleyen Prof. Dr. Şahiner, aile öyküsü bulunan bireylerin bu hastalığa daha yatkın olduklarını belirtti. Ancak, genetik faktörlerin yanı sıra, dış çevresel etkenlerin de göz ardı edilmemesi gerektiğini, sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemenin, bu durumu önlemede kritik rol oynadığını vurguladı.
Beslenme tarzlarının yanı sıra, yeterli fiziksel aktivite eksikliğinin de bu hastalığın görünümünü artırdığına dikkat çeken uzman, insanların günlük yaşamlarında hareket etmelerinin önemini vurguladı. Özellikle masa başı işler ve hareketsiz yaşam şekilleri, kilo alımını tetikleyen en önemli sebepler arasında yer almakta. Bu sebeplerle, toplumun genelinde sade ve sağlıklı beslenme alışkanlıklarının benimsenmesinin gerekliliği ön plana çıkıyor.
Prof. Dr. Şahiner, insanların yemeklerde kullandıkları yağların kalitesinin ve miktarının da bu anlamda kritik olduğunu belirtirken, sağlıklı yağların (örneğin, zeytinyağı) tercih edilmesi gerektiğini; trans yağlar ve doymuş yağlardan ise uzak durulmasının önemine dikkat çekti. Ayrıca, yeterli miktarda lifli gıda tüketiminin, safra kesesi taşlarının oluşma riskini azaltabileceği üzerinde durarak, sebze ve meyve tüketiminin artırılmasının önerildiğini açıkladı.
Sadece sağlıklı beslenme alışkanlıkları değil, aynı zamanda su tüketimi düzeyinin de safra kesesi hastalıkları üzerindeki etkisinin göz ardı edilmemesi gerektiğini belirtti. Günde en az 2 litre su tüketiminin, vücut sağlığı ve özellikle karaciğer fonksiyonları üzerinde olumlu yarar sağladığı ifade edildi. Yetersiz sıvı alımının, safra kesesi taşlarının oluşumunu artıran önemli bir faktör olduğu biliniyor.
Bütün bu bilgilerin ışığında, Prof. Dr. İbrahim Tayfun Şahiner, bireylere sağlıklı yaşam tarzlarını benimsemeleri ve yıllık sağlık kontrollerini aksatmama çağrısında bulundu. Olası bir sağlık sorunu ile karşılaşmadan önce, koruyucu tedbirlerin alınmasının altını çizen uzman, toplumun bilinçlenmesi gerektiğine inandığını ifade etti.
Sonuç olarak, safra kesesi taşı hastalığı başta olmak üzere, birçok sağlık sorununu önlemek için; sağlıklı beslenme, yeterli su tüketimi ve düzenli fiziksel aktivite şarttır. Bu konuda bireylere düşen önemli görevler bulunmaktadır.
