Son zamanlarda, Rusya ile Ukrayna arasında barış müzakerelerinin yeniden başlatıldığına dair Bakanlık tarafından yapılan açıklama, önemli gelişmeleri gündeme taşıdı. Rusya’nın girişimleriyle başlayan bu barış müzakereleri, iki ülke arasındaki çatışmaların sona ermesini sağlamayı amaçlıyor. Ancak, Ukrayna’nın bu duruma rağmen askeri saldırılarını artırdığı belirtiliyor. 20 Mayıs’tan bu yana, Ukrayna’ya ait 2 bin 331 İHA’nın etkisiz hale getirildiği vurgulanıyor. Bu durum, çatışmanın seyrini değiştirme potansiyeli taşırken, aynı zamanda barış müzakerelerinin geleceği açısından da endişelere yol açıyor.
Bakanlığın yaptığı açıklamada, Rusya’nın Ukrayna’daki saldırılarında sivil kayıpların yaşandığına da dikkat çekiliyor. “Bazı Avrupa ülkeleri tarafından desteklenen Kiev rejimi, müzakere sürecini bozmayı amaçlayan bir dizi kışkırtıcı adım atmıştır.” ifadesi, Avrupa’nın rolünü sorgulayan bir yaklaşımı sergiliyor. Bu durumda, barış müzakerelerinin ne kadar sağlıklı ilerleyeceği merak konusu. Zira, uluslararası destek alan bir tarafın, müzakereleri zora sokacak adımlar atması, uzlaşmayı zorlaştırıyor.
Diğer yandan, Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, yaptığı açıklamada Avrupa’nın Ukrayna’ya silah ve mühimmat tedarik etmeye devam ettiğini vurguladı. Peskov, bu durumun Rusya’ya karşı dolaylı bir savaş anlamına geldiğini ifade ederek Avrupa’nın bu tutumunu eleştirdi. Bu gelişmeler, savaşın sadece iki ülkeyle sınırlı kalmadığını, bölgedeki diğer ülkelerin de bu çatışmada aktif bir rol aldığını gösteriyor. Rusya’nın, Avrupa ülkeleri tarafından sağlanan destekle, askeri mücadelesinin daha da zorlaşabileceği endişesi dile getiriliyor.
Barış müzakerelerinin başlatılması, her ne kadar olumlu bir adım olarak görülse de, gerçekte savaşın durumu ve tarafların askerî faaliyetleri arasındaki çelişkiler, bu sürecin ciddiyetini sorgulatıyor. Ukrayna’nın İHA saldırılarını artırması, barış arayışının yanında askeri stratejilerin de dikkatlice gözden geçirilmesi gerektiğini ortaya koyuyor. Her iki tarafın da anlaşma iradesinin ne kadar gerçekçi olduğu, önümüzdeki günlerde daha net bir şekilde anlaşılabilir.