Otizm, çocukların yaşam kalitesini önemli ölçüde iyileştirilmesi gereken erken teşhis ve uygun tedavi süreçlerine tabi bir nörogelişimsel hastalıktır. Çocuk Nörolojisi Uzmanı Prof. Dr. Yasemin Topçu, Otizm Farkındalık Günü’nde otizmin erken tanısının önemini vurguladı. Topçu, otizmle ilgili farkındalığın artırılması ve erken müdahale stratejilerinin bu çocukların potansiyellerine ulaşmalarında büyük bir katkı sağladığını belirtti.
OTİZM NEDİR VE BELİRTİLERİ NELERDİR?
Prof. Dr. Yasemin Topçu, otizmin erken çocukluk dönemindeki sosyal etkileşim eksiklikleri, sınırlı ilgi alanları ve zorlayıcı davranışları içeren bir nörogelişimsel bozukluk olduğunu ifade etti. Günümüzde otizm, 40-60 kişiden birinde görülen bir rahatsızlık olarak dikkat çekmektedir. Hastalığın belirtilerinin erken yaşlarda ortaya çıkabileceğini, örneğin 2 aylık bir bebekte göz teması eksikliğinin ya da bir yaşındaki bir çocukta anlamlı kelime kullanmamanın ilk belirtiler olabileceğini belirtti. Gelişen yaşlarla birlikte çocukların oyun kurma becerilerindeki eksizlikler ve yaşıtlarıyla iletişimde zorluklar da otizmin önemli işaretleri arasında yer almaktadır.
RİSK FAKTÖRLERİ
Otizmin nedenleri üzerine de açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Topçu, genetik ve çevresel faktörlerin büyük bir rol oynadığını dile getirdi. Özellikle, ebeveynlerin 40 yaş üstünde olması, büyük şehirlerde yaşamak, sosyal olarak izole bir çevrede büyümek ve aşırı ekran maruziyeti gibi unsurların otizm riskini artırabildiğini söyledi. Ayrıca, gebelik süresince annenin sağlık durumu ve karşılaştığı enfeksiyonların da rahatsızlığın gelişiminde etken olabileceğini vurguladı.
ERKEN TANI VE TEDAVİ
Otizmin erken teşhisinin hayati öneme sahip olduğunu belirten Prof. Dr. Topçu, tedavi yöntemleri arasında bireysel eğitim, dil terapisi, ergoterapi ve duygusal bütünleşme tedavilerinin bulunduğunu vurguladı. Ayrıca, otizme eşlik eden dikkat eksikliği, epilepsi ve depresyon gibi ek sorunların da uygun tedavilerle ele alınmasının gerektiğini ekledi. Prof. Dr. Topçu, kendiliğinden bir düzelmenin sağlanamayacağını, ancak eşlik eden durumlar için medikal tedavi seçeneklerinin mevcut olduğunu söyledi.
ALTERNATİF TEDAVİ YÖNTEMLERİ
Prof.
