Geçtiğimiz günlerde düzenlenen NBA Avrupa Ligi projesine yönelik açıklamalar yapan George Aivazoglou, projenin amacını, detaylarını ve Avrupa basketboluna kazandırmayı hedeflediği yenilikleri aktardı. Aivazoglou, ayrıca hangi ülkelerin ve takımların bu ligde yer alabileceği konusunda değerlendirmelerde bulundu. Türkiye’deki büyük kulüplerin zengin tarihlerine ve tutkulu taraftar kitlelerine vurgu yaparak, “Türkiye, basketbol ve sporla nefes alan fantastik bir ülke” şeklinde ifadeler kullandı.
Aivazoglou, Fenerbahçe’nin Dörtlü Final’e kalmasını kutlarken, Galatasaray, Anadolu Efes ve Beşiktaş gibi diğer Türk kulüplerinin de harika olduğunu belirtti. Türkiye’nin bu yeni proje için önemli bir pazar olduğunu ve İstanbul’un liglerine katılmak isteyen kulüpler için çok özel bir şehir olduğunu ifade etti. “Bu vizyonu nasıl hayata geçireceğimize dair düşüncelerini duymaktan mutluluk duyarız” dedi.
Galatasaray’ın Türkiye basketbol liginde şampiyon olsa bile Avrupa’nın en üst düzey kupasına katılamadığını belirten Aivazoglou, bu durumun futbolda yaşanmadığını vurguladı. Türkiye ligini kazanan bir takımın UEFA Şampiyonlar Ligi’ne katılma hakkı kazandığını hatırlatarak, “Bunu düzeltmek istiyoruz. Temel problemlerden biri bu” yorumunu yaptı. Ayrıca, NBA’in projesinin Avrupa basketbolu için bir tehdit olduğunu düşünmediğini belirtti ve bu projenin Avrupa basketbolu için güçlü bir adım olacağını savundu.
İstanbul’da gerçekleştirilen Avrupa Ligi yönetim kurulu toplantısı sırasında Fenerbahçe Kulübü Başkanı Ali Koç ile fikir alışverişinde bulunduklarını kaydeden Aivazoglou, “Koç gerçekten iyi sorular sordu ve katkıda bulunacak iyi noktalara değindi” diyerek, genel hissiyatın olumlu olduğunu belirtti. Projenin sonunda Avrupa basketbolunun geleneklerine saygılı bir şekilde, çok şeffaf ve adil bir sistem oluşturmayı hedeflediklerini vurguladı.
Aivazoglou, Avrupa basketbolunda değer boşluğunun iki önemli nedenini de açıkladı. İlk olarak, Avrupa’da basketbolun, futboldaki gibi net bir yapıya sahip olmamasının taraftarların kafasını karıştırdığını ifade etti. Taraftarların, “Takımım yerel ligde şampiyon oldu ama neden Avrupa’nın en üst düzey uluslararası liginde mücadele edemiyor?” gibi sorular sorduğunu belirtti. Bu kafa karışıklığını gidermek ve taraftarların anlayabileceği bir sistem oluşturmak istediklerini kaydetti.
İkinci neden olarak ise Batı Avrupa’nın medya ve sponsorluk anlamında güçlü pazarlarının beklenen düzeyde temsil edilmemesini gösterdi. Batı Avrupa’nın büyük şehirlerine özellikle ilgilendiklerini ifade eden Aivazoglou, Madrid, Barselona, Londra, Manchester, Paris, Lyon gibi birçok şehri sıralayarak, liglerine katılmak isteyecek kulüpler için üç yol belirlediklerini açıkladı. Bu yollar; gönüllü katılım, oluşturmak isteyen mevcut futbol kulüpleri ve tamamen yeni kulüplerin kurulması olarak özetlendi.
Aivazoglou, Orta Doğu ülkelerinden bir kulübün ligde yer almayacağına dair net olduklarını belirtti. “Ligimizin coğrafi anlamda bir Avrupa Ligi olmasını istiyoruz” ifadesini kullanan Aivazoglou, NBA’nin Orta Doğu’da uzun bir geçmişe sahip olduğunu ancak Avrupa Ligi’ndeki kulüplerin Avrupa ülkelerinden olacağını vurguladı.
Yeni liga ilişkin olarak 16 takımla başlamayı hedeflediklerini açıklayan Aivazoglou, takımların büyük çoğunluğunun kalıcı olmasını istediklerini belirtti. Kontenjanları hem Batı Avrupa hem de Doğu ya da Güneydoğu Avrupa’ya dağıtacaklarını belirterek, bu durumun mevcut Avrupa basketbol yapısında köklü bir değişime neden olacağını kaydetti. İlk aşamada pazar ve şehir konularına odaklandıklarını, Batı Avrupa’daki zengin basketbol tarihi