Son günlerde Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu’nda bütçe görüşmeleri sırasında yaşanan gerilim, siyasi tartışmaların alevlenmesine neden oldu. Gerginliğin kaynağı, DEM Parti İstanbul milletvekili Özgül Saki’nin Türk ordusunu “işgalci” olarak nitelendirmesi oldu. Bu açıklama, Genel Kurul’da sıra bekleyen birçok milletvekili tarafından sert tepkilerle karşılandı. Özgül Saki, Türkiye Cumhuriyeti’nin uluslararası alanda mücadele eden bir ülke olma durumunu sorgulayarak büyük emperyalist güçlerle kıyas yaptı ve “Büyük emperyalistlerin arasında küçük emperyalist olmak için Türkiye Cumhuriyeti üstünü başını yırtıyor.” ifadelerini kullandı.
Bu açıklamaların ardından, AK Parti Grup Başkanvekili Özem Zengin’nin tepkisi sert oldu. Zengin, Türk ordusunun teröristlerden bölgeyi temizlediğini ve bu açıklamanın Türkiye Cumhuriyeti’nin askerlerine ve polisine yönelik bir hakaret niteliği taşıdığını belirtti. “Burada bir çelişki var. Küçük emperyalist olmakla suçluyor Türkiye Cumhuriyeti’ni, bu ne cürettir?” diyerek Saki’nin sözlerine karşı çıktı. Zengin, ayrıca barış istemenin gerçek bir niyet talep ettiğini ve bunun için Türkiye’nin güvenlik güçlerine karşı daha az muhalefet edilmesi gerektiğini vurguladı.
Diğer siyasi partilerden de DEM Parti’ye yönelik yoğun eleştiriler geldi. Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Grup Başkanvekili Filiz Kılıç, MHP olarak Türk ordusunun işgalci olarak tanımlanmasına izin vermeyeceklerini ifade ederek, “Ordumuza laf söyletmeyiz.” açıklamasında bulundu. Kılıç, itirazlarının PKK ve benzeri terör örgütlerine karşı olduğunu belirtti.
Saadet Partisi’nin Grup Başkanvekili İsa Mesih Şahin de Özgül Saki’nin ağır ithamlarını değerlendirdi. Şahin, “Ben Türk ordusunu duyunca heyecanlanıyorum ama gördüğüm kadarıyla siz de farklı şekilde heyecanlanıyorsunuz.” diyerek, Türk ordusunun tarihi bir misyon üstlendiğini dile getirdi. Bu sözler, Saki’nin Türk ordusuna yönelik tutumuna sert bir göndermeydi.
İYİ Parti Grup Başkanvekili Turhan Çömez de DEM Parti’nin Türk ordusunu işgalci olarak tanımlamasını şiddetle kınadı. Çömez, “Bir kere olsun şu meclisin çatısı altından terör örgütü PKK’yı kınayamıyorsunuz.” diyerek, muhalefetin tutumunu eleştirdi. Bu ifadeler, Genel Kurul’daki gerilimin daha da tırmanmasına sebep oldu.
Meclis’te yaşanan bu tartışmalar, sadece bir siyasi tartışma olmanın ötesine geçti ve kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. Türkiye’nin ulusal güvenlik meseleleri ve millî birlik konuları, bu tür tartışmaların arka planda nasıl şekillendiğini ve toplumda nasıl algılandığını da gözler önüne serdi. Bütçe görüşmeleri kapsamında meydana gelen bu gergin atmosfer, siyasi partilerin karşılıklı olarak birbirlerine yönelik eleştirilerinin daha da sertleşeceğinin bir göstergesi olarak değerlendirildi.
