Kongre Başkanı Prof. Dr. Murat Dinçer, Belek Turizm Merkezi’nde bulunan bir otelde düzenlenen onkoloji kongresinde yaptığı basın toplantısında, onkoloji alanındaki gelişmelerin dünya genelinde ve Türkiye’de hız kesmeden devam ettiğini ancak kanserin hâlâ büyük bir sağlık sorunu olarak varlığını sürdürdüğünü dile getirdi. Dinçer, özellikle kanser tedavisinde meydana gelen yeniliklerin etkileyici bir hızla ilerlediğini vurguladı.
Toplantıda konuşan Türk Tıbbi Onkoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Nuri Karadurmuş, sistemik tedavilerin ön plana çıktığını belirtti. Karadurmuş, halk arasında korku yaratabilen kemoterapinin, modern bağışıklık tedavileriyle birlikte kullanılmasının tedavi sürecine büyük katkı sağladığını ifade etti. Kendisi, kemoterapi ve akıllı ilaçların hastalar için bir partner rolü üstlendiğini vurgulayarak, “Bunun yanı sıra artık evde de kullanılabilen akıllı tedaviler ve immünoterapik yöntemler mevcut. Bu tedavi yöntemleri, hastaların yaşam kalitesini artırma konusunda olumlu sonuçlar vermekte” dedi.
Özellikle kritik hastalar için bu tedavilerin önemli avantajlar sağladığını belirten Karadurmuş, immünoterapilerin kullanıldığı kanser türlerinin sayısının 23’e ulaştığını belirtti. Bu tedavi yöntemlerinin birlikte kullanılması durumunda kanserin direncinin aşılmasında başarılı sonuçlar alınabileceğini de ekledi.
Türk Tıbbi Onkoloji Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Aytuğ Üner, gelecekte kanserin daha yaygın görülme olasılığının arttığını savundu. Üner, kanserin devam edeceğini belirterek, “Kalp krizleri gibi kardiyovasküler hastalıklar kanserle rekabet ediyor; fakat kanserin oranı giderek artmakta” dedi. Kanserde erken teşhisin önemine dikkat çeken Üner, halkın bu konuda bilinçlendirilmesinin büyük önem taşıdığını belirtti.
Erken teşhis yöntemleri hakkında bilgi veren Üner, Türkiye’de en sık görülen türün meme kanseri olduğunu belirtti. 40 yaşından itibaren kadınların mamografi ve ultrason taramalarına başlamalarının önemine vurgu yaptı. Ayrıca, kadınların kendi kendine muayene etmeleri ve vücutlarında herhangi bir kitle hissettiklerinde derhal doktora başvurmaları gerektiğini ifade etti. Rahim ağzı kanserinin de dikkat edilmesi gereken bir konu olduğunu, özellikle HPV virüsüyle bağlantısının bilindiğini dile getirdi ve aşılamanın önemine işaret etti. “Bu aşılama programını çocukluk çağında, özellikle 12 yaşından itibaren hem kız hem de erkek çocuklarına yaymalıyız” dedi.
Türk Tıbbi Onkoloji Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Gökşen İnanç İmamoğlu ise kanser vakalarının önlenmesinde sağlıklı yaşam tarzı alışkanlıklarının önemini vurguladı. İmamoğlu, yapılan bilimsel araştırmalarda küçük önlemlerle kanser vakalarının önemli ölçüde azaltılabileceğini kaydetti.
Ayrıca basın toplantısına Türk Tıbbi Onkoloji Derneği Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Bülent Karabulut ve Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mehmet Ali Nahit Şendur da katıldı. Kongre, 2023 yılı içerisinde gerçekleştirilen çeşitli oturumlarla devam etmekte olup bugün sona erecek. (AA)