Olay, 14.30 sıralarında Samsun’un İlkadım ilçesi, 19 Mayıs Mahallesi, Talimhane Caddesi üzerinde bulunan ikinci el mobilya satan bir iş yerinde meydana geldi. İddiaya göre, 24 yaşındaki Okan Doğan Torun, 16 yaşındaki M.T.’nin ablasını evlenmek amacıyla kaçırmıştı. Bu durum üzerine M.T., Torun ile konuşmak üzere iş yerine geldi. Burada iki şahıs arasında başlayan tartışma, kısa sürede büyüyerek kavgaya dönüştü.
M.T., kargaşanın ortasında belindeki tabancayı çıkararak Okan Doğan Torun’u göğsünden vurarak ağır yaraladı. Olayın hemen ardından yaralı durumdaki Okan Doğan Torun, iş yerinden kaçarak yakınındaki bir kitapçıya sığındı. Ancak M.T., elinde tabanca ile onu cadde boyunca takip etmeye devam etti. Bu sıralarda, M.T. tekrar ateş açtı ve kurşunlardan biri, iş yeri önünde oturan 25 yaşındaki D.A.’ya isabet etti. D.A., bacağından yaralanarak olayda mağdur oldu.
Olay yerine gelen sağlık ekipleri, yaralıların durumunu gözden geçirerek acil müdahale için ambulanslarla Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne taşıdı. Ne yazık ki, göğsünden vurulan Okan Doğan Torun, hastaneye kaldırıldıktan kısa bir süre sonra yapılan tüm çabalara rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Zamanın ne kadar önemli olduğu bu olayda bir kez daha ortaya çıkmış oldu.
Yaşanan bu vahim olayın ardından, şüpheli M.T., polis tarafından kısa süre içinde olayda kullandığı tabanca ile birlikte yakalanarak gözaltına alındı. M.T.’nin, Okan Doğan Torun’un ölümüne yol açan eylemiyle ilgili olarak soruşturma başlatıldı. Soruşturmanın detayları ve M.T.’nin niçin böyle bir eylemde bulunduğu gibi sorular, önümüzdeki günlerde yetkililer tarafından cevaplanacaktır.
Bu olay, toplumda ciddi endişelere yol açtı. Özellikle genç yaşta insanların karıştığı suçların artması, ailelerin ve eğitim kurumlarının üzerinde daha fazla çalışması gereken bir konu olarak gündeme geldi. Olay, yalnızca kurbanın yaşadığı travma ile sınırlı kalmayıp, çevresinde bulunan diğer bireylerde de psikolojik yıkıma yol açabilir.
Özellikle genç bireylerde şiddet eğilimlerinin önüne geçilmesi için gerekli adımların atılması gerektiği üzerinde duruluyor. Genç yaşta bireylerin duygusal durumları, aile içi iletişim ve sosyal etkinlikler gibi faktörlerin dikkatle incelenmesi önem arz etmekte. Bu tür olayların tekrar yaşanmaması ün olanlar, toplum olarak bu meseleye daha hassas yaklaşmamız gerektiğini ortaya koyuyor.
