Hakan Ural ve Ferda Yıldırım’ın sunuculuğunu yaptığı “Neler Oluyor Hayatta” programında, İstanbul’da 17 Ekim 2023 akşam saatlerinde meydana gelen 4.0 büyüklüğündeki deprem detaylı olarak ele alındı. Programda deprem uzmanı Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, telefon bağlantısı aracılığıyla yayına katılarak, İstanbul’u etkileyen bu son deprem hakkında çeşitli yorumlar ve analizler paylaştı.
Prof. Dr. Üşümezsoy, 23 Nisan 2023 tarihinde meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki depremin ardından oluşan 4.0 ve 5.0 büyüklüğündeki sarsıntıları, büyük depremin artçı sarsıntıları olarak nitelendirdi. Üşümezsoy, “23 Nisan’da meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki deprem, yaklaşık 30 kilometre uzunluğunda bir fay parçasının kırılmasına neden oldu. Bu fay, Silivri açıklarından başlayıp Kumburgaz açıklarına kadar uzanmaktadır. Kırılma sırasında yaklaşık 300 kilometrekarelik bir alan, 10 kilometre derinliğe kadar, 30 santimlik bir yer değiştirme yaşadı. Sonrasındaki 4.0 ve 5.0 büyüklüğündeki depremler, kırılmanın uç noktalarındaki artçı sarsıntılardır,” şeklinde açıklamalarda bulundu.
Üşümezsoy, Kumburgaz ile Küçükçekmece arasında ikinci bir fay hattının bulunduğunu ileri sürdü. Eğer orada aktif bir fay olsaydı, kırılma sonrası Avcılar, Ambarlı ve Yakuplu gibi bölgelerde artçılar olabileceğini belirtti. Ancak böyle bir durumun yaşanmadığını vurguladı. Ayrıca Silivri-Yeşilköy-Adalar hattına da stres aktarılmadığının altını çizen Üşümezsoy, bu durumun 6.2’lik depremin bölgedeki tüm stresi boşalttığını gösterdiğini ifade etti.
Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, meydana gelen depremin tehlike arz etmediğini de vurgulayarak, Prof. Dr. Naci Görür hakkında çarpıcı açıklamalarda bulundu.
GÖRÜR’ÜN 1999’DAN BU YANA SÖYLEDİĞİ HİÇBİR SENARYO ÇIKMADI
Üşümezsoy, “Naci Görür’ün 1999’dan bu yana söylediği hiçbir senaryo çıkmadı; 7-7.5 büyüklüğündeki depremin olacağı iddiaları da yaşanmadı,” diyerek Görür’ün tahminlerine duyulan güvenin sorgulanabileceğini öne sürdü.
DEPREM UZMANLARI İKİYE AYRILDI
Öte yandan, Marmara’daki depremle ilgili olarak uzmanlar arasında farklı değerlendirmeler ortaya çıktı. Deprem uzmanlarının bir kısmı, kırılan fayın beklenen büyük depremin etkisini artıracağını savunurken, diğer bir grup ise boşalan enerjinin deprem riskini azalttığı iddiasındadır. Prof. Dr. Naci Görür, İstanbul’da 7 ve üzeri büyüklüğünde bir depremin olacağını öngörüyorken, Üşümezsoy, bu şiddette bir depremi üretecek aktif bir fay hattı olmadığını kaydetti.
“2019’da yaşanan 5.7 büyüklüğündeki deprem öncüydü,” diyen uzmanlara karşı çıkan Üşümezsoy, 6.2’lik son depremin beklenen kırılmayı gerçekleştirdiğini ve fay hattı üzerindeki stresin sona erdiğini ifade etti. Bu çatışmalı görüşler,
