Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, İstanbul’daki köprülerin deprem sonrası durumuyla ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Yapılan kontroller sonucunda, köprülerde herhangi bir hasar tespit edilmediğini belirtti. Bu durum, İstanbul’un alt yapısının dayanıklılığına dair güven verici bir ifade olarak öne çıkıyor. Uraloğlu, bu süreçte ekipleriyle birlikte sahada yaptıkları çalışmaları aktardı ve ilgili bakan yardımcıları, BTK başkanlığı ve büyük telekomünikasyon şirketlerinin yöneticileri ile bir araya gelerek durum tespiti gerçekleştirdiklerini ifade etti.
İstanbul’da faaliyette olan üç adet mobil operatörün toplamda 20 bin baz istasyonu bulunduğu bilgisini paylaşan Bakan Uraloğlu, bu istasyonların hiçbiri ile kapsama problemi yaşamadıklarını vurguladı. Enerji kesilmesi veya yıkılma gibi durumların da yaşanmadığını, istasyonların hepsinin işlevsel olduğunu sözlerine ekledi. Bu durum, İstanbul’un iletişim altyapısının deprem gibi doğal afetlere karşı nasıl bir dayanıklılık gösterdiğini gözler önüne seriyor.
“BİZ MEVCUT ARAMALARIN YÜZDE 75’İNİ KARŞILADIK”
Bakan Uraloğlu, deprem sonrası mobil iletişimde yaşanan yoğunluğa da değinerek, normalin 2.5 katı bir kapasiteyle hizmet verdiklerini belirtti. Dünkü depremler sırasında sesli görüşme taleplerinin 7 ile 10 kat arasında bir artış gösterdiğine dikkat çekti. İnternet üzerinden yapılan web tabanlı görüşmelerde de iki kat artış yaşandığını ifade etti. Bunun yanı sıra mevcut aramaların yüzde 75’inin başarıyla gerçekleştirildiğini, ancak yüzde 25’lik bir kısmının karşılanamadığını kaydetti. Bu rakamlar, acil durumlarda mobil operatörlerin sağladığı hizmetlerin ne denli kritik önem taşıdığını göstermektedir.
Bakanın açıklamaları, İstanbul’un deprem sonrası iletişim ve ulaşım altyapısının sağlamlığını bir nebze olsun ortaya koyuyor. Ancak, uyum sağlanamayan yüzde 25’lik dilim, gelecekte daha fazla önlem alınması gerektiğinin altını çizen bir unsur olarak dikkat çekiyor. Doğal afetlerin meydana gelmesi durumunda, alt yapı sistemlerinin ve iletişim hatlarının kesintisiz hizmet verebilmesi için sürekli bir hazırlık ve güncellemeye ihtiyaç bulunmaktadır. Bu bağlamda, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nın aldığı tedbirler ve yürütülen çalışmalar, şehirlerin karşılaşabileceği benzer olaylar açısından büyük önem taşımaktadır.
Sonuç olarak, İstanbul’un köprülerinin dayanıklılığı kadar, mobil iletişim altyapısının da bu tür felaketlerde nasıl işlediği ve hangi düzeyde hizmet sunduğu büyük bir merak konusudur. Bakan Uraloğlu ve ekibinin sahada yürüttüğü çalışmalar, bu belirsizliklerin giderilmesi ve halkın bilgilendirilmesi açısından değerli bir adım olarak öne çıkmaktadır. Gelişmeleri yakından takip etmeye devam edeceğiz.