Selanik Aristoteles Üniversitesi (APTH) Sismoloji Profesörü Kostas Papazahos, ERT kanalına verdiği bir röportajda, son yaşanan depremin önemli bir tehlike arzedebileceğinin altını çizdi. Papazahos, “Bu depremin tek kötü yanı, çok büyük depremler üreten aktif bir fay hattı üzerinde gerçekleşmiş olması. Tarihsel olarak bu fay hattı 7’nin üzerinde büyüklükte depremler üretmiş, çok sayıda can kaybına ve ciddi yıkımlara yol açmıştır” dedi. Bu tür fay hatlarının aktif olması, bölgede yaşayan insanlar için ilerleyen günlerde daha büyük depremlerin meydana gelme riskini artırmakta.
Papazahos, 6 büyüklüğündeki bir depremin kendi başına fazla bir anlam ifade etmediğini vurgulayarak, “Bu bölge başlı başına çok büyük bir potansiyele sahip. Buradaki insanlar zor zamanlar geçirecek, çünkü önümüzdeki dönemde de sarsıntılar devam edecek. Bu depremin ana şok olup olmadığını kesinleştirmemiz zaman alacak,” ifadelerini kullandı.
Alman Uzmandan İki Farklı Senaryo
Almanya’da görev yapan sismolog Profesör Marco Bohnhoff, Deutsche Welle Türkçe’ye yaptığı açıklamalarda, Marmara Denizi’nde meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki depremin ardından İstanbul’a yönelik sismik gerilimin arttığını belirtti. Bohnhoff, bu durumun iki muhtemel senaryoya yol açtığını ifade etti.
Merkez üssü İstanbul’un Silivri açıkları olan sarsıntının, kamuoyunda beklenen büyük depremin habercisi olup olmadığı konusunda soru işaretleri oluşturduğunu vurguladı. Bu anlamda, Bohnhoff’un ilk senaryosu, yaşanan depremin ana şok olması ve dolayısıyla bölgedeki sismik hareketliliğin normal sayılan artçı sarsıntılarla azalması olarak özetlenebilir.
İkinci senaryo ise, daha tedirgin edici bir olasılığa işaret ediyor. Bohnhoff, asıl büyük depremin henüz yaşanmadığını ve daha büyük bir sarsıntının kapıda olabileceğini belirtti. Uzmana göre, “Bu büyüklük en fazla 7.4’e kadar çıkabilir ve bu da uzun süredir beklenen yıkıcı Marmara depremini tetikleyebilir. Ancak hangi senaryonun gerçekleşeceğini şu anda kesin olarak söylemek mümkün değil,” dedi.
‘Gerilim İstanbul’a Doğru Artıyor’
Bohnhoff, 6.2’lik depremin ardından oluşan stresin doğuya, yani İstanbul’a doğru kaydığını vurgulayarak, “Bu nedenle İstanbul’a daha yakın bölgelerde deprem yaşanma olasılığı artmış durumda” dedi. Ancak büyük bir depremin ne zaman olacağını kestirmenin zor olduğunu da ifade etti. Bohnhoff, yaşanan artçıların normal olduğunu ve önümüzdeki günlerde, hatta belki haftalarda, 5 büyüklüğünü geçmeyen sarsıntıların hissedilmeye devam edebileceğini belirtti.
Son olarak, 6 Şubat depremleri sonrası Türkiye’deki fay hatlarındaki stres dağılımına dikkat çeken Bohnhoff, “Bu bölge için tehlike henüz geçmiş değil,” uyarısını yineledi. Ayrıca, merkez üssün kuzeydoğusunda yeni depremlerin yaşanabileceğini de ekledi.