1. Haberler
  2. GÜNDEM
  3. İstanbul Depremi: Beka Sorunu ve Riskler Açıklandı!

İstanbul Depremi: Beka Sorunu ve Riskler Açıklandı!

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Ersoy’un Açıklamalarının Satır Başları

Prof. Dr. Şükrü Ersoy, İstanbul’da meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki depremin kıtalararası bir sorun oluşturabileceğini ve bu durumun ülkenin beka sorununa neden olabileceğini belirtiyor. Depremin bir daha yaşanmayacağını söylemenin tehlikeli olduğunu ifade eden Ersoy, tarihi olaylardan ders alınması gerektiğinin altını çiziyor.

Ersoy, deprem gerçeğinin küçümsenmemesi gerektiğini özellikle vurguladı. Yaşanmış olan 6.2 büyüklüğündeki depremin İstanbul’da etkilerinin sadece geçmişteki yıkımların büyüklüğünden anlaşıldığını ifade etti. 2023 depremlerinin büyüklüğünün daha fazla etkili olduğunu ve o dönemki yıkımın da göz önünde bulundurulması gerektiğini ekledi.

Zemin Etkisi ve İvme

Ersoy, deprem öncesindeki 6.2 büyüklüğündeki depremin etkisinin zemin ivmesine bağlı olarak 5 şiddetinde olduğunu belirtti. Ancak 2023’te yaşanan depremlerin bu değerden daha yüksek ivmelere neden olduğunu vurgulayarak, zemin şartlarının ve deprem dalgalarının etkisinin farklılık gösterebileceğini ifade etti. Özellikle İstanbul’daki yapıların hızlı bir şekilde güvenli hale getirilmesi gerektiğinin altını çizdi. Şu an itibarıyla 300 bin civarında riskli bina bulunduğuna dikkat çekti.

Ersoy, İstanbul’da 1 milyonun üzerinde riskli konut olduğunu belirterek, bu binaların bir an evvel yıkılarak güvenli konutlar inşa edilmesi gerektiğini dile getirdi. 6.2 büyüklüğündeki deprem sonrası insanların dışarıda kalmasının paniğe yol açabileceğine dikkat çekti.

Artçıların Ne Kadar Sürecek?

Ersoy, İstanbul’un çevresinde 4 fay parçasının bulunduğunu ve bunların toplam uzunluğunun 120 km’ye ulaştığını vurguladı. 2019’daki 5.8 büyüklüğündeki depremin olduğu yerde yaşanan bu aktivitenin belirtilerini takip etmenin önemli olduğunu düşündüğünü ifade etti. 4.3 büyüklüğündeki depremin, Kumburgaz fayının en doğu ucunda olduğunu ve bu durumun bölgedeki stres boşalması ve gerilim transferi yaratabileceğini aktardı.

Alçak Kat Tercih Ederim

Ersoy, kendisinin 17 katlı bir sitede yaşadığını belirterek, bu tarz yapıların olası bir depreme karşı ne kadar dayanıklı olduğunu sorguladı. Maltepe bölgesinde oturmasına rağmen çevresindeki yüksek yapıların bir risk oluşturabileceğine dikkat çekti. Yerel planlamanın eksik olduğunu düşünerek, alçak katlı binalar tercih ettiğini belirtti.

Yoğun Nüfus

Prof. Dr. Ersoy, İstanbul’da yaşayan nüfusun en az 5 milyon azalması gerektiğini vurguladı. Bunun yanı sıra Anadolu’da cazip projelerin oluşturulmasının şehir dışına göçü teşvik edebileceğini düşündüğünü belirtti. İstanbul’un trafiği ve yoğunluğun insanların yaşam kalitesini düşürdüğünü ifade etti.

Hangi İlçeler Risk Altında?

Ersoy, İstanbul’un merkezi bölgelerinin daha sağlam kayaçlara sahip olduğunu belirtti. Anadolu Yakası’nın genelde daha sağlam zeminlere sahip olduğunu belirtirken, Avrupa Yakası’nda Haliç çevresinin daha riskli olduğunu söyledi. Sarıyer, Kağıthane ve Eyüp gibi bölgelerin sağlam zeminlere sahip olduğunu, ancak kıyı kesimlerinin zayıf zeminlere sahip olduğunu kaydetti. Ayrıca, sarı bölgelerin tehlikeli olduğunu ve bu durumun herkes için geçerli olmadığını ortaya koydu.

Türkiye’nin Hangi Bölgeleri Güvenli?

Bodrum

İstanbul Depremi: Beka Sorunu ve Riskler Açıklandı!
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Farket Haber ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!