İstanbul, 26 Nisan 2025 tarihinde 6,2 büyüklüğünde bir depremle sarsıldı. Depremin ardından, Türkiye’nin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, yapılan hasar tespit çalışmalarıyla ilgili önemli bilgiler paylaştı. Bakan Kurum, 39 ilçede gerçekleştirilen incelemelerin sonucunda toplamda 8 bin 367 binanın incelendiğini duyurdu. Bu binalardan 7 bin 113’ünün hasarsız, 437’sinin ise az hasarlı olduğunu belirtti. Depremin etkilediği en çok ilçe ise Bahçelievler, Esenler, Küçükçekmece, Bağcılar ve Avcılar oldu. Bu ilçelerden sırasıyla 1171, 995, 937, 581 ve 495 ihbar alındı.
İstanbul depremlerinin ardından 39 ilçede başlattığımız hasar tespit çalışmalarımıza göre şu ana kadar;
📌 8 bin 367 binayı inceledik.
📌 7 bin 113 binanın hasarsız,
📌 437 binanın az hasarlı olduğunu tespit ettik.
Hasar tespit çalışmalarının tamamlanmasıyla gerekli adımları… pic.twitter.com/NfYb098CC8
— Murat KURUM (@murat_kurum) April 26, 2025
“TESPİTİN ARDINDAN GEREKLİ ADIMLARI ATACAĞIZ”
Bakan Kurum, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı paylaşımlarda, hasar tespit çalışmaları hakkında şu bilgileri aktardı: “İstanbul depremlerinin ardından 39 ilçede başlattığımız hasar tespit çalışmalarımıza göre şu ana kadar; 8 bin 367 binayı inceledik. 7 bin 113 binanın hasarsız, 437 binanın az hasarlı olduğunu tespit ettik. Hasar tespit çalışmalarının tamamlanmasıyla gerekli adımları atacağız.” Bu açıklama, deprem sonrası yapılacak çalışmalar ve önlemler hakkında kamuoyunu bilgilendirme amacı taşıyor.
Bu tür depremler, İstanbul’un büyük bir kısmını etkileyebilecek potansiyele sahip. Özellikle, belirlenen ilçelerde yüksek sayıda hasar kaydının bulunması, şehirdeki yapıların doğal afetlere karşı dayanıksız olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Bakanlık, bu nedenle hasar tespit çalışmalarını hızlandırarak, vatandaşların can ve mal güvenliğini sağlama amacıyla bir an önce harekete geçmeyi planlıyor. Bu bağlamda, binaların yeniden inşası veya güçlendirilmesi için hangi metodolojilerin izleneceği ve hangi kaynakların kullanılacağı gibi konular önümüzdeki günlerde detaylandırılacak.
İstanbul’un depremlerle olan geçmişi dikkate alındığında, Bakan Kurum’un açıklamaları, özellikle bölge sakinleri için bir güvence sağlama amacı taşımaktadır. Her ne kadar 8 bin 367 bina incelenmiş ve önemli oranda hasar kaydı olmamış olsa da, az hasarlı binaların nasıl değerlendirileceği ve bu yapıların güvenli bir şekilde kullanılmaya devam edip edemeyeceği ile ilgili sorular da gündemde. Dolayısıyla, bu dönemde yapılacak olan resmi açıklamalar ve alınacak önlemler, İstanbul’un deprem sonrası sürecinde kritik bir rol oynayacak.
Son olarak, İstanbul’daki deprem riskleri göz önünde bulundurulduğunda, bu tür hasar tespitlerinin sadece bir başlangıç olduğu, uzun vadeli planlamaların ve takibin elzem olduğu söylenebilir. Resmi kurumların, bilim insanlarının ve uzmanların birlikte yapacağı çalışmalar, şehirdeki olası afetlere karşı dayanıklılığın artırılmasına katkıda bulunacaktır.