Son günlerde yaşanan olaylara göre; İsrail ordusu, açlıkla mücadele eden Filistinlilere yönelik saldırılarına devam etmektedir. Bu bağlamda, İsrail askerleri Gazze’nin güneyinde, özellikle Netzarim Koridoru yakınlarında yardım bekleyen Filistinlilere sabah saatlerinde ateş açtı. Bu saldırının sonucu olarak, ilk belirlemelere göre 22 Filistinli hayatını kaybetti ve çok sayıda kişi de yaralandı.
İSRAİL “RUHSATSIZ” İDDİASIYLA YIKIMLARA DEVAM EDİYOR
İsrail ordusu, işgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs’te sıkça “ruhsatsız” olduğu iddiasıyla Filistinlilere ait yapıları yıkma eylemlerini sürdürmektedir. Bu çerçevede, İsrail makamlarının Batı Şeria’nın “C” bölgesinde Filistinlilerin inşaat ve tarım faaliyetlerini engellediği ve Filistinlilerin ruhsat almasının neredeyse imkansız olduğu ifade edilmektedir. 1995 yılında imzalanan “İkinci Oslo Anlaşması” gereğince Batı Şeria, A, B ve C bölgeleri olarak ayrılmıştır. A bölgesi Filistin yönetiminde iken, B bölgesi idari olarak Filistin’e, güvenlik olarak ise İsrail’e devredilmiştir. C bölgesi ise hem idare hem de güvenlik açısından tamamen İsrail’in kontrolündedir.
Batı Şeria’nın yüzölçümünün yüzde 18’ini kapsayan A bölgesi, Filistin yönetiminde kalmakta; yüzde 21’ini oluşturan B bölgesi ise Filistin’e idari olarak bırakılmasına rağmen, güvenliği (askeri kontrolü) İsrail’e aittir. C bölgesi, Batı Şeria’nın yaklaşık yüzde 61’ine tekabül etmekte ve bu bölüm tamamen İsrail’in idari ve güvenlik denetimine tabi bulunmaktadır.
HASTANELERİN DURUMU KAYGI VERİCİ
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, Gazze’deki mevcut duruma dair bir açıklama yaptı. Ghebreyesus, Han Yunus’taki Emel Hastanesi’nin çevresindeki artan saldırılar nedeniyle şu anda hizmet veremediğini duyurdu. Bu durum, hastaneye erişimin engellenmesine ve bu nedenle daha fazla önlenebilir ölüme sebep olabileceğine dikkat çekmektedir. Ghebreyesus, hastanede bakıma ihtiyacı olan hastaların bulunduğunu, ancak yeni hastaların kabul edilmediğini belirtti.
Emel Hastanesi’nin kapanması, Gazze’nin güneyindeki Han Yunus’ta yoğun bakım ünitesine sahip tek hastane olan Nasır Hastanesi’ni ön plana çıkardı. Ghebreyesus, bu durumun aciliyetini bir kez daha vurgularken, acil bir ateşkes çağrısında bulundu. Ayrıca, sağlık tesislerinin korunması ve temel ilaçlar ile tıbbi malzemelere engelsiz erişim için de çağrı yapmayı ihmal etmedi.