İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen bir yolsuzluk soruşturması, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun da aralarında bulunduğu birçok kişi hakkında ciddi iddialar içermektedir. Soruşturma çerçevesinde, “suç örgütü yöneticisi olmak”, “suç örgütüne üye olmak”, “irtikap”, “rüşvet”, “nitelikli dolandırıcılık”, “kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirmek” ile “ihaleye fesat karıştırmak” suçlamaları bulunmaktadır. İmamoğlu, tutuklanmasının ardından İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevinden uzaklaştırılmıştır.
Soruşturma kapsamında gözaltına alınan Yakup Öner, İBB’de harita mühendisi olarak çalıştığını ve aylık gelirinin 274 bin lira olduğunu beyan etmiştir. Öner, kendisine yöneltilen iddiaları reddederken, müşteki E.T.’nin ifadesi doğrultusunda bazı suçlamalarla yüzleşmiştir. E.T., Öner’in kendisini tehdit ettiğine dair ifadeler vermiştir; ancak Öner, bu tür bir tehdidi kabul etmemekte ve sadece yapısal bir proje ve öneri sunduğunu iddia etmektedir.
Tanıkların ifadeleri, Öner’in İmamoğlu’nun danışmanı olduğunu öne sürerken, Öner, belediye içerisinde iş çözme iradesine sahip olmadığını ve yalnızca İBB Başkanı’nın talep ettiği konularda görüş alışverişinde bulunduğunu savunmuştur. Öner, gizli tanık Rüzgar’ın iddiaları karşısında da suçlamaların asılsız olduğunu ifade etmiştir.
Özellikle dikkat çeken noktalardan biri, Öner’in evinde ele geçirilen varlıkların kaynağıdır. Soruşturma sırasında, evinde 1 kilo 400 gram altın, çeşitli ziynet eşyaları ve nakit paralar bulunmuştur. Öner, bu varlıkların büyük kısmının düğün töreninden gelen hediyeler olduğunu ve geri kalanın da yıllık gelirleriyle satın alınan yatırımlar olduğunu açıklamıştır. Öner, toplamda 200 bin lira kira gelirine sahip olduğunu beyan etmiştir.
Soruşturma kapsamının genişliği, 52 şüpheliyi içermektedir. Bunlardan biri olan İBB Kamulaştırma Şube Müdürü Fatih Özçelik, ifadesinde etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak istemediğini belirtmiştir. Özçelik, İBB ile ilgili yapılan ihalelere katılmadığını ve yönetiminde herhangi bir usulsüzlüğe karışmadığını iddia etmektedir. Kendisiyle aynı soruşturma içinde yer alan kişileri tanımadığını ve onlarla herhangi bir ticari hükmünün olmadığını dile getirmiştir.
Özçelik ayrıca, belediyeye ait olan reklam alanları ile ilgili iddialara da yanıt vermiştir. Müşteki Sedat K’nın açıklamalarına göre, kira sözleşmelerinde mevzuata aykırılıkların meydana geldiğini ve bu durumun kamu zararına yol açtığını belirtmiştir. Ancak Özçelik, böyle bir durumla ilgili bilgisi olmadığını ve kamulaştırma sürecinin kendi birimiyle bağlantılı olmadığını ifade etmiştir.
Bunun yanı sıra, tanıkların ifadeleri Özçelik’in İBB’de Yakup Öner ile irtibatının bulunduğunu göstermektedir. Özçelik, Öner’in teknik danışmanı olduğunu kabul etmekte, ancak aralarındaki ilişkide herhangi bir gayri resmi durumun olmadığını savunmaktadır. Öner’in, kendisinin görevi dışında bir konuyla ilgili olarak aradığı söylenmiştir.
Özçelik, soruşturma kapsamında birçok iddiaya maruz kalmasına rağmen, tüm suçlamaları reddetmekte ve görevini kanunlar çerçevesinde yaptığını savunmaktadır. Suçlamaların gerçek dışı olduğuna inanmakta ve görevleri ile ilgili sorumluluklarının dışına çıkmadığını belirtmektedir.
