İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından hakkında yürütülen yolsuzluk soruşturmasında “suç örgütü yöneticisi olmak”, “suç örgütüne üye olmak”, “irtikap”, “rüşvet”, “nitelikli dolandırıcılık”, “kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirmek” ve “ihaleye fesat karıştırmak” suçlamalarıyla bir dizi zanlı hakkında inceleme başlatmış durumdadır. Ekrem İmamoğlu’nun bu süreçte görevden uzaklaştırılması ile birlikte dikkatler, soruşturma sürecine çevrilmiştir. Söz konusu soruşturma, İstanbul’daki önemli isimlerin de yer aldığı bir yolsuzluk zincirine ışık tutmaktadır.
Soruşturma kapsamında gözaltına alınan KİPTAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kurt’un Mali Suçlarla Şube Müdürlüğü’nde verdiği ifadelere ulaşıldı. Kurt, eşi adına kayıtlı taşınmaz mal varlıkları hakkında açıklamalarda bulunarak, ikamet ettikleri ev ile birlikte Urla’da kat karşılığı inşaat sözleşmesi ile edindikleri iki konut ile kendisine ait olan bir arsayı detaylandırmıştır.
Ali Kurt’un, ikamet ettikleri evin şu anki değerinin 2 milyon 500 bin dolar olduğunu belirtmesine rağmen, İstanbul’da bulunan diğer konutlarının M* İnşaat’ın projeleriyle bağlantılı olup olmadığını sorguladıklarında, Kurt, evin A* isimli firmadan alındığını ve M* adlı şirketin ortaklarından biri olduğunu ifade etmiştir. Kurt, KİPTAŞ’ın araç kiralama sürecine dair de bilgi vererek, araçların inşaat projeleriyle bağlantılı bir şekilde edinildiğini ve KİPTAŞ’ın sürekli olarak yüklenici firmalarla bu tür sözleşmeler yaptığını öne sürmüştür.
Şüpheliye Taşınmazların Değerlerine İlişkin Sorular Yöneltildi
Kurda, hakkında İzmir İl Emniyet Müdürlüğü tarafından hazırlanan tutanakta taşınmazlarının konum itibarıyla değerinin 30 milyon ile 100 milyon lira arasında olduğu hatırlatılmıştır. Kurt, kendi gayrimenkullerinin değeri olarak yalnızca 400 bin lira olarak ifade ettiğini belirtmiştir. Bununla birlikte, eşinin SGK kayıtlarında ise 26 bin lira gibi bir kazanç belirlendiği rapor edilmiştir.
Ali Kurt, taşınmazların alımında yaşanan süreçle ilgili olarak, taşınmazların arsa olarak edinildiğini ve sonrasında kat karşılığı sözleşme yapıldığını savunmuştur. Kurt, inşaat sürecinin dört yıl sürdüğünü ve dairelerin henüz tamamlanmadığını belirterek, değerin fahiş olduğunu ifade etmiştir.
Şahısların Beyanlarına Yanıt Verdi
Soruşturma kapsamında Ulaş Y’nin ifadesi okunduğunda, Kurt, Y’yi tanımadığını iddia etmiş ve KİPTAŞ’ın bu dairelerin devri konusunda tasarrufunun bulunmadığını savunmuştur. Tanıkların beyanları doğrultusunda Kurt’un KİPTAŞ’ın başındaki kişi olarak alacak veya devredeki işlemle ilgili bir yetkisi olmadığı belirtilmiştir.
Kurt’a yönelik olarak, fatih Özçelik ve diğer tanıkların beyanları da sorgulanmış; Özçelik’in, Kurt’un yerleştirdiği biri olduğunu öne sürmesi üzerine Kurt, bunu yalanladığını ve bu tür bir ilişkisi olmadığını ifade etmiştir. Kurt, KİPTAŞ’ın fon toplamak amacıyla yüklenicilerle anlaştığı iddialarını da reddetmiştir.
Soruşturma Dosyasına Giren Ses Kayıtlarının İncelenmesi
Ali Kurt’a, soruşturma dosyasındaki ses kayıtları hakkında da sorular yöneltilmiştir. Kendisine ait olduğu iddia edilen bağlantı ve geçmiş süreçler hakkında yöneltilen sorular karşısında Kurt, hiçbir alakasının olmadığını, konuşmalarda adı geçen şahısların kim olduğunu tahmin dahi edemeyeceğini belirt
