Olay, 21 Ekim 2023 tarihinde saat 21.00 sıralarında Bilecik iline bağlı Kayıboyu Mahallesi Çınar 1 Sokak’ta gerçekleşti. İddiaya göre, Hülya A. ile eşi Reşit A. arasında çıkan tartışma kısa süre içinde kavgaya dönüştü. Bu sırada Hülya A., mutfaktan aldığı bir bıçağı kullanarak, eşinin boğazına sapladı. Olayın ardından Reşit A. yaralandı ve komşuların durumu bildirmesi üzerine sağlık ve polis ekipleri olay yerine intikal etti.
Olay yerine gelen sağlık ekipleri, Reşit A.’ya ilk müdahaleyi yaptıklarının ardından, 10 santimlik derin bir kesi bulunan yaralının hastaneye kaldırılması gerektiğini belirtti. Ambulansla Bilecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne sevk edilen Reşit A., burada acil ameliyata alındı. Yaralının sağlık durumu ise ciddiyetini korumakta ve hastanedeki tedavisi sürmektedir.
Olayın ardından Hülya A. gözaltına alınırken, çiftin geçmişte pek çok kez şiddetli geçimsizlik ve tartışma yaşadığı bildirildi. Bu durum, komşuları tarafından da doğrulanmıştır; zira çiftin sık sık kavga ettikleri ve bu kavgaların çevrede rahatsızlık yarattığı söylenmektedir. 1 çocuk annesi olan Hülya A.’nın, eşine karşı uyguladığı şiddet olayı, mahallenin sakinleri arasında da büyük bir şaşkınlık ve üzüntü yaratmıştır.
Bu tür aile içi şiddet olaylarının toplumda sıkça yaşandığına dikkat çeken uzmanlar, aile içi ilişkilerin sağlıklı bir biçimde yönetilebilmesi için iletişim ve empati kurmanın önemine vurgu yapmaktadırlar. Queen Street’te meydana gelen bu tür olayların önlenmesi adına, hem toplumsal bilinçlenme hem de hukuksal yaptırımların artırılması gerektiği ifade edilmektedir.
Yaşanan bu trajik olay, özellikle kadınların ve erkeklerin, toksik ilişki dinamiklerinden kurtulmaları adına toplumsal destek ve farkındalık sağlanmasının ne denli önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne sermektedir. Aile içi şiddetle etkin bir şekilde mücadele edilebilmesi için, yerel yönetimlerin ve sivil toplum kuruluşlarının iş birliği ile toplumda farklı programlar oluşturulması gerektiği düşünülmektedir. Bu olayın, sadece bireysel bir trajedi olmanın ötesinde, tüm topluma dair önemli bir uyarı olduğunun altı çizilmektedir.