Olay, 19.30 civarında İstanbul’un Esenyurt ilçesine bağlı Süleymaniye Mahallesi 740. Sokak’ta yer alan beş katlı bir binanın bodrum katında yaşandı. İddialara göre, Hasan E. adlı bir genç, kız arkadaşı olduğu öne sürülen Melisa Nur G.‘yi görmek amacıyla bu eve geldi. Ancak, ikili arasında henüz bilinmeyen bir nedenle bir tartışma başladı. Bu tartışmanın sonucunda, Hasan E. hem Melisa G.’yi bıçaklama eyleminde bulundu hem de o sırada burada bulunan annesi Sevda G.‘ye kafasına sert bir cisimle vurdu.
Olay anında, Hasan E. hızla olay yerinden kaçtı. Ancak, komşular yaşanan gürültüleri duydu ve bu durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi. Kısa süre içinde olay yerine sağlık ve polis ekipleri intikal etti. Gelen sağlık ekipleri, anne Sevda G.’nin olay yerinde hayatını kaybettiğini belirledi. Melisa G. ise ağır yaralı durumda olması sebebiyle sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından hemen hastaneye kaldırıldı. Öte yandan, anne Sevda G.’nin cenazesi, Cumhuriyet savcısının incelemesinin arkasından otopsi için Adli Tıp Kurumu morguna sevk edildi.
Polis ekipleri, olaydan sonra Hasan E.’yi yakalama çalışmaları sürdürürken, olayın detayları da gün yüzüne çıkmaya başladı. Komşuların tanıklıkları ve sağlık ekiplerinin raporları, olayın vahametini gözler önüne serdi. Şimdi, Hasan E’tin yakalanması ve olayın arka planındaki nedenlerin araştırılması için polis soruşturması devam ediyor.
Bu trajik olay, Esenyurt’ta yaşayanlar arasında büyük bir şok etkisi yarattı. Hem kadına yönelik şiddet hem de aile içi şiddet konuları, toplumda ciddi bir sorun olarak ele alınmakta. Olay sonrasında, yetkililer ve toplumda duyulan tepkiler, bu tür vakaların önlenmesi için gerekli önlemlerin alınması gerekliliğini bir kez daha gündeme getirdi. Söz konusu olayda yaşananlar, ruhsal sağlık sorunlarının ve iletişim eksikliklerinin ne denli ciddi sonuçlar doğurabileceğini gösterdi.
Öte yandan, sosyal medya platformlarında ve kamusal alanda olayla ilgili birçok yorum ve tartışma başlatıldı. İnsanlar, bu tür şiddet olaylarının önlenmesi için eğitim, farkındalık arttırma çalışmalarının ve ruh sağlığı hizmetlerinin yaygınlaştırılması gerektiğine dair görüş bildirdi. Olayın ardından, toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadına yönelik şiddet konularında yapılacak yasal düzenlemelerin ve toplumsal bilinçlenmenin önemi bir kez daha vurgulandı.