Olay, 19 Ekim 2023 günü saat 21.00 sularında Denizli iline bağlı Sümer Mahallesi’nde, Ankara Karayolu üzerindeki Dokuzkavaklar Köprülü Kavşağı yakınında meydana geldi. Bir hurdacı, yoldan geçerken karayolu kenarındaki çöp konteynerini karıştırmaya başladı ve burada siyah bir beze sarılı, yeni doğmuş bir bebek buldu. Hurdacının durumu derhal yetkililere bildirmesi üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi.
Olay yerine ulaşan sağlık ekiplerinin yaptıkları incelemede, bebeklerin cansız olduğu, yeni doğmuş olduğu ve göbek bağının bile kesilmediği tespit edildi. Bu durum, olayın ciddiyetini arttırırken, sağlık ekipleri tarafından derhal olaya müdahale edilmesi gerektiği anlaşıldı.

Denizli Emniyet Müdürlüğü’nün Olay Yeri İnceleme ekipleri, çöp konteynerinde ve çevresinde detaylı bir inceleme gerçekleştirdi. Yapılan incelemeler sonucunda, erkek bebeğin cesedi, otopsi yapılmak üzere Denizli Adli Tıp Grup Başkanlığı morguna kaldırıldı. Bu süreç, olayın aydınlatılması ve bebeğin kimliğinin ortaya çıkarılması açısından büyük önem taşıyor.
Olayla ilgili olarak başlatılan soruşturma kapsamında, Denizli Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Bürosu Amirliği ekipleri, bebeği çöp konteynerine atan kişi ya da kişileri belirlemek üzere yoğun bir çalışma başlattı. Olayın arka planını araştırmak amacıyla, çevredeki güvenlik kameralarının görüntüleri incelenecek ve ilgili tanıkların ifadelerine başvurulacaktır.
Bu üzücü olay, toplumda büyük bir yankı uyandırmışken, yetkililer, benzer olayların önlenmesi ve çocukların güvenliğinin sağlanmasının önemine dikkat çekti. Bebeğin kim olduğu ve ebeveynlerinin kimler olabileceği konusunda soru işaretleri hâkimken, toplumdan gelen tepkiler de giderek artıyor. Bu durum, sadece ailenin değil, tüm toplumun karşı karşıya kaldığı bir sorunun yansıması olarak değerlendirilmektedir.
Söz konusu olay, Türkiye’deki çocuk istismarına karşı mücadele ve eğitim konularının yeniden gündeme gelmesine neden oldu. Uzmanlar, bebek bırakma konusundaki katı yasaların ve toplumun genel tutumunun gözden geçirilmesi gerektiğini belirtirken, bu tür olayların önlenmesi adına bilinçlendirme çalışmaları ve aile destek sistemlerinin güçlendirilmesi gerektiğine vurgu yaptılar.