BURSA’DA CİNAYET
Eren Koca – Bursa’nın Orhangazi ilçesinde meydana gelen bir cinayet olayında, 25 yaşındaki Mustafa Karaman, ailesine ait çiftlik evinde baltayla öldürülmüş olarak bulundu. Olayın başlamasından sonra yapılan araştırmalarda, Karaman’ın katilinin 17 yaşındaki arkadaşı H.E. olduğu ortaya çıktı. Zanlı ifadesinde, uyuşturucu kullandıklarını ve okula gitmesi gerektiğinden eve dönmek istediğini belirtti. Fakat, Karaman onu salmadı ve ‘kal burada’ diyerek iki tabanca gösterdi. Bunun üzerine korkan H.E., evde bulunan balta ile Karaman’a kafasına defalarca vurduğunu itiraf etti.
ESKİŞEHİR’DE BIÇAKLAMA
Bir diğer olay ise Eskişehir’de gerçekleşti. Burada, yan bakma yüzünden meydana gelen kavgada 17 yaşındaki M.Y., yaşıtından olan B.Y. tarafından üç yerinden bıçaklandı. Olayla ilgili yapılan açıklamalarda, kavga eden kişilerin arasında daha önce herhangi bir husumet bulunmadığı bilgisi verildi. Bu durum, gençler arasında şiddetin ne kadar kolay bir şekilde patlak verebileceğini gözler önüne serdi.
İSTANBUL’DA GASP
İstanbul’un Kadıköy ilçesinde, 15 yaşındaki Ahmet Minguzzi’nin öldürüldüğü olayın olduğu bölgede bir başka “çocuk çetesi” olayı yaşandı. Caferağa Mahallesi’nde, iki genç arkadaş, sokakta oturdukları sırada yanlarına yaklaşan bir grup tarafından bıçak zoruyla gasbedildi. Olay anında güvenlik kamerasına yansıyan görüntülerde, gençlerden birinin kolyesinin bıçak zoruyla alınarak kaçtığı görünmekte. Polis, gasbeden kişinin 17 yaşındaki E.B.Ö. olduğunu tespit etti. E.B.Ö., yakalanarak adliyeye sevk edildikten sonra ev hapsi kararı ile serbest bırakıldı. Ancak daha sonra yeniden gözaltına alınarak tutuklandı. Diğer şüpheli T.M.Ş. ise yurtdışı yasağı ve adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
‘Ceza hukuku son halka’
Sağlanan bu durumların ardında, Avukat Merve Uçanok, çocukları suça iten nedenlerin yalnızca cezasızlık algısından ibaret olmadığını bildirdi. Uçanok, ceza hukukunun kamu barışını sağlamaya yönelik zincirin son halkası olduğuna işaret etti ve insanların suça yönelişinin salt ceza yaptırımlarıyla azaltılamayacağını vurguladı. Çocuk suçluluğunun arkasında birçok sosyal, ekonomik ve kültürel sebep yer almaktadır. Dolayısıyla, suça karışan çocukların durumunun ciddi ve bütüncül şekilde değerlendirilmesi gerektiğini ifade etti.
Neden suça yöneliyorlar?
Klinik Psikolog Ayşe Topak, çocuk suçluluğunun biyopsikososyal bir bakış açısıyla ele alınması gerektiğini belirtti. Çocukların prefrontal kortekslerinin henüz tam gelişmemiş olması, onların impulsif ve riskli davranışlara yatkın hale getirdiğini ifade etti. Genetik yatkınlık, nörokimyasal dengesizlikler ve madde kullanımı gibi biyolojik faktörler, suça yönelme riskini artıran unsurlar arasında yer alıyor. Ayrıca, travmatik yaşantılar, bağlanma sorunları ve tedavi edilmemiş psikiyatrik hastalıklar da çocukların suç işleme olasılıklarını yükseltebilir.
Eğitime erişim güçlüğü
Aile içindeki şiddet, ihmal, suç geçmişi olan ebeveynler ve yoksulluk gibi unsurlar, çocukların suçla tanışmasında önemli rol oynarken eğitimdeki zorluklar da buna katkı sağlıyor. Suçun normalleştiği çevrelerde yetişen çocuklar, suçu geçim veya kabul görme aracı olarak görebiliyor. Ayrıca, suça meyilli arkadaş