Becirovic, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Sabri Demiri ile başkent Saraybosna’da bir görüşme gerçekleştirdi. Görüşmede, Bosna-Hersek’teki ve bölgedeki gelişmeler üzerinde durduklarını ifade etti.
Demiri’nin kendisine Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın selamını ilettiğini belirten Becirovic, “Demiri, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ve Türkiye Cumhuriyeti’nin Bosna-Hersek’in bağımsızlığını, egemenliğini ve toprak bütünlüğünü güçlü bir şekilde desteklediği mesajını iletti. Ayrıca, Bosna-Hersek’in önümüzdeki dönemde dost Türkiye Cumhuriyeti’nin güçlü desteğine güvenebileceğini vurguladı.” ifadelerini kullandı.
Becirovic, görüşmenin içeriğine ilişkin daha detaylı bilgi vererek, siyasi, ekonomik ve diğer alanlardaki ilişkilerin güçlendirilmesi üzerine de konuştuklarını aktardı. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile gerçekleştirdiği dostane görüşmeyi hatırlatan Becirovic, Bosna-Hersek’teki mevcut durumun ciddiyetine dikkat çekti ve özellikle Sırp Cumhuriyeti yönetiminin bölgedeki barış ve güvenliği tehdit ettiğine vurgu yaptı.
Türkiye ile yoğun bir diyaloğun sürdürülmesi konusunda mutabık kaldıklarını belirten Becirovic, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ve Türkiye’ye Bosna-Hersek’e verdikleri sürekli destek için teşekkür etti. Bu görüşmenin, iki ülke arasındaki dostluk ilişkilerinin yeniden pekişmesi açısından önemli bir adım olduğunu ifade eden Becirovic, Türkiye’nin Bosna-Hersek’in uluslararası alandaki konumunu güçlendiren bir partner olduğuna dikkat çekti.
Bu görüşmeyle birlikte, Bosna-Hersek’in stratejik önemi bir kez daha gündeme gelmiş oldu. Bölgedeki etnik gruplar arasında yaşanan gerginlikler ve siyasi istikrarsızlık nedeniyle, Türkiye’nin bu ülkeye olan desteği, birçok gözlemci tarafından kritik bir durum olarak değerlendiriliyor. Özellikle Sırp Cumhuriyeti’nin bağımsızlık talepleri, uluslararası kamuoyunda kaygı yaratırken, Türkiye’nin konuya dair duruşunun önemi daha da artıyor.
Becirovic’in bu açıklamaları, Türkiye ve Bosna-Hersek arasındaki tarihsel bağların ve dostluğun önemli bir göstergesi olarak kabul ediliyor. Türkiye’nin Bosna-Hersek’e yönelik yardımları, ekonomik iş birlikleri ve kültürel alışverişleri, ülkeler arasındaki ilişkilerin derinleşmesine katkıda bulunuyor. Bu bağlamda, karşılıklı ziyaretlerin ve diplomatik temasların devam etmesi, her iki ülkenin de menfaatine hizmet edecektir.
Sonuç olarak, görülen o ki, Türkiye’nin bölgedeki etkinliği ve Bosna-Hersek’e olan desteği, sadece iki ülke arasındaki ilişkilerle sınırlı kalmayacak, aynı zamanda Balkanlar’daki genel siyasi iklimi de etkileyecektir. Bu tür görüşmelerin sıklığı, her iki ülkenin de ortak hedefleri doğrultusunda birlikte hareket etmeye hazırlıklı olduğunu göstermektedir.
