Birleşmiş Milletler (BM) Sözcü Yardımcısı Farhan Haq, günlük basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Haq, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in, belirli askeri adımların kaçınılmaz olarak daha fazla sivilin hayatını kaybetmesine yol açacağı ve Gazze’deki yıkımın artacağı konusundaki endişelerini paylaştı. Guterres’in öncelikli olarak şiddetin derhal sona ermesi gerektiğini vurguladığını belirten Haq, bu kritik dönemde daha fazla sivil kaybı yaşanmasının kabul edilemez olduğunu ifade etti.
Haq, Guterres’in Gazze’nin gelecekte kurulacak bir Filistin devletinin ayrılmaz bir parçası olması gerektiği konusundaki görüşünü yineledi. Genel Sekreterin, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını genişletme planının alarm verici olduğunu düşündüğünü aktaran Haq, bu durumu uluslararası toplumun dikkatine sundu. Ayrıca, Guterres’in derhal ve kalıcı bir ateşkes çağrısında bulunduğunu, aynı zamanda tüm esirlerin gecikmeksizin ve koşulsuz olarak serbest kalmaları gerektiğinin altını çizdiğini belirtti.
İSRAİL GÜVENLİK KABİNESİ, SALDIRI PLANINI ONAYLADI
Haq’ın açıklamaları sonrasında, İsrail güvenlik kabinesinin Gazze Şeridi’nde işgali genişletme amacını güden saldırı planını onayladığı bilgisinin gündeme geldiği belirtildi. Bu planın ilk aşamasında, Gazze’de daha fazla bölgenin işgali ve “tampon bölgelerin” genişletilmesi hedeflenmekte. Alınan bilgilere göre, İsrail askerlerinin, kara saldırıları sonrasında ele geçirdikleri bölgelerden çekilmeyecekleri ve buralarda kalıcı bir işgal gerçekleştirecekleri ifade ediliyor.
Ayrıca, bu plan çerçevesinde Gazze’deki Filistinlilerin tekrar zorla yerinden edilmesinin amaçlandığı da belirtilmiş durumda. Bu gelişmeler, uluslararası alanda çeşitli tartışmalara ve tepkilere neden olurken, bölgede yaşanan sivil dramın boyutları endişe verici bir şekilde artmaya devam ediyor. Guterres’in, taraflara sağduyu çağrısında bulunarak, insani yardımların hızlandırılması ve sivillerin korunmasının sağlanmasını talep ettiği de dikkat çekiyor.
Sonuç olarak, Gazze’deki durumun uluslararası güvenlik ve insani kriz üzerindeki etkileri büyük bir önem taşırken, BM’nin aktif rol oynaması bekleniyor. Bu kapsamda, Birleşmiş Milletler’in bölgedeki gerilimi azaltma ve barışçıl bir çözüm sağlama amacıyla harekete geçmesi, uluslararası toplumun dikkatini üzerine çekmiştir.