Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, DİSK ve TİSK ziyaretlerinin ardından, asgari ücrete temmuz ayında bir ara zam yapılması için çağrıda bulundu. Özel, 22 bin TL olarak belirlenen asgari ücretin, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine dayandırarak, ilk dört ayda yüzde 14’lük bir enflasyonla birlikte 3 bin lira eridiğini belirtti. Bu durum, işçilerin alım gücünü ciddi şekilde etkileyen bir süreç olarak dikkat çekti.
Özgür Özel, “İki ay daha böyle geçecek. Bu erime, TÜİK’in verilerine göre bile 4 bin 500 lirayı geçecek” diye konuşarak, “Enflasyon canavarı”nın emekçilerin zammını yediğini vurguladı. Bu durum, işçilere karşı oluşan adaletsizliklerin ve hayat pahalılığının arttığı bir ortamda, asgari ücretin tekrar gözden geçirilmesi gerekliliğini ortaya koymakta. Bu bağlamda, Haziran ayı boyunca asgari ücretin yeniden belirlenmesi amacıyla Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun toplanmasını sağlamak için bir mücadele verilmesi gerektiğini ifade etti.
Özel, bu mücadelenin herkesin ekmek mücadelesi olduğunu dile getirdi ve farklı siyasi görüşlere sahip işçilerin de aynı açlık, yokluk ve yoksullukla yüzleşmekte olduğunu belirtti. Siyasetin bir kenara bırakılması gerektiğini vurgulayan Özel, “Ekmek için talepte bulunalım. Asgari ücrete bir düzenleme, bir enflasyon ara zammı yapılması için büyük bir mücadeleyi hep birlikte yapmak zorundayız” dedi. Bu ifadeleriyle, toplumun geniş kesimlerine hitap ederek bir dayanışma çağrısında bulundu.
Özgür Özel’in bu çağrısı, sadece asgari ücreti etkileyen ekonomik koşulların iyileştirilmesi için değil, aynı zamanda işçi sınıfının dayanışma ve birlik içinde hareket etmesinin önemine de vurgu yapıyor. Bu süreç, aslında işçilerin sadece ekonomik sıkıntıları değil, sosyal hakları açısından da ciddi bir mücadele vermesi gerektiğinin altını çizmektedir. Özel’in açıklamaları, işçilerin taleplerinin göz ardı edilmemesi gerektiği gerçeğini de ortaya koyuyor.
Sonuç olarak, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in asgari ücret hakkında yaptığı çağrılar, temel bir ihtiyaç olan geçim mücadelesinin her kesim için ne denli kritik bir önem taşıdığını gözler önüne seriyor. Kamuoyunda ve işçi sendikaları arasında bu konunun gündeme gelmesi, ekonomik adaletin sağlanması adına önemli bir adım olarak değerlendirilebilir.
