2018 yılında ABD Başkanı Donald Trump’ın Çin’e karşı uyguladığı tarife adımları ve iki ülkede tırmanan ticaret gerilimleri, küresel ekonomide belirsizlik yaratarak yatırımcıların ‘güvenli liman’ olarak görülen varlıklara yönelmesine neden oldu. Bu dönemde, altın gibi değerli metaller yatırımcıların gözdesi haline gelirken, bu durum ABD ekonomisine karşı duyulan güvensizliği de gözler önüne serdi.
Özellikle 2 Nisan 2018’de Trump, Çin’e uygulanan gümrük tarifelerini yüzde 34 artıracağını duyurdu. Bu ilan sonrasında Çin hükümeti, ABD’nin bu tarifelerine aynı oranda misilleme yaparak, ülkeden ithal ürünlere yönelik gümrük tarifesini de yüzde 34 artıracağını açıkladı. Ancak Trump, bu yanıt üzerine Çin’in yavaş hareket etmesi durumunda, gümrük tarifelerini bir adım daha ileri götürerek yüzde 50’ye çıkartacağını belirtti. Gerilim burada kalmadı; Çin, ABD’nin ek tarife tehdidine karşılık vererek, ABD’den ithal ürünlere uygulanan tarifeyi yüzde 84’e yükseltti.
Tarife restleşmesi, süreç içerisinde daha da derinleşerek ABD’nin Çin’e uyguladığı gümrük tarifelerini önce yüzde 125, ardından da yüzde 145 seviyesine çıkardı. Bu gelişmelere bağlı olarak, Washington yönetimi, diğer ülkeler için getirdiği ek tarifeleri 90 gün askıya alırken, Çin’e yönelik bu tarifelerin hemen yürürlüğe girmesi dikkat çekti. Aynı zamanda bu gelişmelerin sonucunda, ticaret savaşının küresel büyümeye kalıcı zararlar vermesi endişeleri borsa satışlarını artırdı. Analistler, iki ülkenin yakın zamanda müzakerelere oturmaması durumunda, ticaretin neredeyse durma noktasına gelebileceği uyarısında bulundu.
ABD menkul kıymetlerinde açık bir çıkış gözlemlenirken, yatırımcılar bu durumu daha yavaş ekonomik büyüme ve ticari gelişmeler açısından belirsizlik olarak değerlendirdi. Avrupa borsalarında da benzer bir düşüş söz konusu oldu. Örneğin, Stoxx Europe 600 gösterge endeksi yüzde 0,58 oranında değer kaybederek 484,82 puana düşerken, Almanya’daki DAX 40 endeksi yüzde 1,55 azalarak 20.244 puandan işlem gördü. Diğer Avrupa ülkelerinde de benzer bir tablo ortaya çıktı; İtalya’da FTSE MIB 30 endeksi yüzde 1,17, İspanya’da IBEX 35 yüzde 0,11 ve Fransa’da CAC 40 endeksi yüzde 0,62 düşüş gösterdi. Öte yandan İngiltere’de FTSE 100 endeksi ise yüzde 0,27 değer kazanarak 7.924 puandan işlem edildi.
ALTIN REKOR YENİLEMEYE DEVAM EDERKEN, DOLAR ENDEKSİ GERİLİYOR
Tüm bu gelişmeler ışığında, altın gibi ‘güvenli liman’ varlıkları kendine yeni bir pazar buldu. Trump’ın uyguladığı gümrük tarifeleri ve Çin ile artan gerilim nedeniyle, altın ons fiyatı 3.229,54 dolara çıkarak yeni bir rekor kırdı. Bu süreçte altının ons fiyatı, bir önceki gün de yaklaşık yüzde 3 artış göstermişti. Gümrük tarifelerinden etkilenmeyen birkaç emtiadan biri olan altın, son 12 ayda yüzde 36, bu yıl ise yüzde 22’den fazla değer kazandı.
Dolar endeksi ise, avro, İsviçre frangı, Japon yen’i ve diğer döviz karşısında değer kaybederek, 99,014 seviyesine düştü ve 3 yılın en düşük seviyesini gördü. Avro/dolar paritesi ise yüzde 1,28 artışla 1,134 seviyesine ulaştı. Aynı zamanda bazı yatırımcılar, güvenli liman olarak İsviçre frangına yönelince bu birim de dolara karşı son 10 yılın en yüksek seviyesine çıktı.