Olay, 14 Şubat tarihinde Türkiye’nin Antalya iline bağlı Aksu ilçesinin Altıntaş Mahallesi’nde meydana gelmiştir. Hüsamettin Keklik, sabah saatlerinde işten döndüğünde eşinin cansız bedenini bulduğunu ve bu durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi. Hızla olay yerine ulaşan sağlık ekipleri, Düriye Çiğdem Keklik’in göğsünden tüfekle vurularak hayatını kaybettiğini tespit etti. Olay yerinde bulunan bir mektup, dikkatleri üzerine çekti. Mektupta, “Ben seni aldatmadım, fotoğrafların hiçbirinden haberim yok, ben senden başkasını düşünmedim. Ben seni canımdan çok sevdim. Sana bunları yaşattığım için çok üzgünüm. Hakkını helal et. Kendi isteğimle canıma kıyıyorum, kurtuluyorsun benden” ifadeleri yer almaktaydı. Hüsamettin Keklik, ifadesinde eşinin intihar ettiğini öne sürdü ve daha sonra polis merkezi tarafından gözaltına alındı. Adliyeye sevk edilen Keklik, nöbetçi hakimlik tarafından tutuklandı.
MEKTUPTA PARMAK İZİ ANALİZİ
Düriye Çiğdem Keklik’in ölümünü soruşturan Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı, bir iddianame hazırlamıştır. Bu iddianame, 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilmiştir. İddianamede, Hüsamettin Keklik’in ‘intihar mektubu’nda parmak izinin tespit edildiği vurgulanmıştır. Ayrıca maktulden alınan DNA örneklerinde farklı bir erkek DNA’sının bulunmadığı ifade edilmiştir. Bu durum, olaya dair şüpheleri artırmıştır.
‘ZORLA YAZDIRILMIŞ OLABİLİR DİYE DEĞERLENDİRİLDİ’
Olay yerindeki kan izleri, barut kalıntıları ve mektuptaki parmak izi gibi delillerin Hüsamettin Keklik’in anlatımıyla çeliştiği belirtilmiştir. İddianamede, mektubun Hüsamettin Keklik tarafından eşine zorla yazdırılmış olabileceği düşünülmektedir. Sanığın, eşine sistematik bir şiddet uyguladığı ve maktulün korku ve baskı altında yaşadığı iddia edilmiştir. Olay günü çift arasında tartışma yaşandığı ve ardından tüfekle cinayet işlendiği de vurgulanmıştır. Sanığın, cinayet sonrasında olay yerini düzenleyerek durumu intihar gibi gösterebileceği kaydedilmiştir.
‘EŞİYLE SORUNLARI VARDI’
Hüsamettin Keklik, savcılıktaki ifadesinde eşinin telefonunda eski sevgilisiyle fotoğrafları bulduğunu ve bu fotoğrafları 13 Şubat’ta gördüğünü aktararak, “Dışarı çıkarken sinirle, ‘Bu fotoğrafları sil’ dedim. Eşim daha sonra ‘Sildim’ dese de fotoğrafların çöp kutusunda bulunduğunu görmüş ve bu durumdan rahatsızlık duymuştum” ifadelerini kullanmıştır. Eşiyle 5 yıl boyunca birlikte olduklarını ve 2024 yılında evlenmeyi planladıklarını belirten sanık, olay günü tekrar eşine fotoğrafları sorduklarını ve tartışmanın büyüdüğünü aktarmıştır. “Eşim, ‘Senden gizli saklım yok’ dedi ve beni rahatsız eden durumlarla ilgili hassasiyetim olduğunu bildiği için eve geri döndüm” demiştir.
İDDİALAR VE YARGININ SEYRİ
Hüsamettin Keklik, ertesi gün eşine tekrar fotoğrafları sorduğunu ve bu durumda sinirlenerek eşine ağır sözler söylediğini ifade etmiştir. Kendisi, sabah işe gitmeden önce eşinin telefonunu kontrol ettiğini dile getirerek oturma odasına gittiğinde eşini intihar etmiş halde bulduğunu iddia etmektedir. Hüsamettin Keklik hakkında ‘Kadına ve eşe karşı kasten öldürme’