Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklamalarda, 2023 yılı Mayıs ayı dış ticaret verilerine dair önemli bilgiler paylaştı. Yılmaz, ihracatın Mayıs ayında, bir önceki yılın aynı ayına kıyasla yüzde 2,7 oranında arttığını belirtti. Ayrıca, yıllıklandırılmış ihracatın 265,5 milyar doları aştığını da vurguladı.
Yılmaz, küresel ekonomik ve ticari zorluklara rağmen, yüksek katma değerli, inovasyon ve rekabetçilik odaklı ihracat politikalarına sadık kalmaya devam ettiklerini belirtti. Bu bağlamda, 2023 yılının ilk beş ayında ihracatı, geçen yılın aynı dönemine oranla %3,5 artırmayı başardıklarını ifade etti. Bu başarı, hükümetin izlediği politikaların etkinliğini de göstermektedir.
Cevdet Yılmaz, “Ekonomik büyümenin dengeli bir şekilde sürdürülmesi, ihracattaki artış, cari açıktaki azalış ve işsizlik oranlarındaki gerileme Programımızın başarılı bir şekilde ilerlediğini göstermektedir.” diyerek, yürütülen ekonomik programların olumlu sonuçlar doğurduğunu dile getirdi. Bu program kapsamında, dezenflasyona yönelik politikalarını kararlılıkla sürdüreceklerini belirten Yılmaz, aynı zamanda dengeli büyüme perspektifi içinde ekonominin dinamizmini güçlendirmeye; yatırımları, istihdamı, üretimi ve ihracatı desteklemeye devam edeceklerini vurguladı.
Bunların yanı sıra, Cevdet Yılmaz, ihracatın artırılması ve ekonomik durumu olumlu yönde etkileyecek adımlar atmanın gerekliliğine de dikkat çekti. Ülke ekonomisinin güçlenmesi ve rekabet gücünün artırılması adına, uluslararası pazarlarda daha güçlü bir varlık göstermenin büyük önem taşıdığını belirtti. Tüm bu değerlendirmeler, Yılmaz’ın ekonomik hedeflerin gerçekleştirilmesi adına sürdürdükleri çabaları ve kararlılığı ortaya koymaktadır.
Sonuç olarak, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın açıklamaları, Türkiye’nin ekonomik büyüme hedeflerine ulaşma yolunda attığı adımları ve ihracatın artırılması konusundaki çabalarını gözler önüne sermektedir. İhracat rakamındaki artışlar, hem iç ekonomik dinamikleri hem de dış ticaretin gelişimi açısından umut verici bir tablo çizmektedir. Bu durum, ülkenin uluslararası alandaki rekabet gücünü artıracak adımların atılmasına olanak tanıyacak gibi görünmektedir.