Resmi Gazete’nin bugünkü sayısında yayınlanan bir karara göre, Ankara 18. İdare Mahkemesi, genel idare hizmetleri sınıfında görev yapan devlet memurlarının 3600 ek göstergeden yararlanmasına ilişkin işlemin iptali konusunda açılan davada önemli bir karar vermiştir. Bu davada, 2022 yılında kabul edilen 7417 sayılı Kanunun 5. maddesi ile eklenen geçici 47. maddenin birinci fıkrasındaki “bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce” ibaresinin Anayasa‘ya aykırı olduğu iddiaları gündeme gelmiştir. Başvuru yapılarak söz konusu ibarenin iptali için Yüksek Mahkeme‘ye müracaat edilmiştir.
Davacılar, bu düzenleme ile aynı mevzuat kapsamında 15 Ocak 2023 tarihinden önceki ve sonraki atamalar arasında ek gösterge açısından farklı bir muamele uygulandığını, bunun da “makul ve haklı bir sebebe dayanmadığını” belirtmişlerdir. Bu durum, Yüksek Mahkeme’nin inceleme ve karar verme sürecini etkilemiştir.
Yüksek Mahkeme yaptığı inceleme sonrasında, anılan düzenlemenin Anayasa’ya dayanmadığını tespit ederek iptali kararlaştırmıştır. İptal hükmünün dikkate değer bir süre olan 6 ay sonra yürürlüğe girmesi ise dikkat çekmektedir.
KARARIN GEREKÇESİNDEN
AYM’nin kararında, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu‘nda bazı devlet memurlarının ek göstergeden yararlanmasının detaylandırıldığı ve bu düzenlemenin sadece 15 Ocak 2023 tarihinden önce atanmış olan memurlar ile sınırlı tutulduğu ifade edilmiştir. Mahkeme, ek göstergelerden faydalanma imkanının yalnızca 15 Ocak 2023 tarihinden önce atanmış olanlara tanınmasının, bu tarih sonrasında atanmış olanlar açısından açıkça bir farklı muamele teşkil ettiğini vurgulamıştır.
Ayıraç olarak yapılan bu düzenlemenin, nesnel ve makul bir temelinin bulunmadığı belirtilmiş, bu durumun yürütme, yönetim ve hukukun eşitlik ilkesine aykırılık oluşturduğu iddia edilmiştir. Yüksek Mahkeme, mesleğe başlama tarihleri sebebiyle yapılan bu farklı muamelenin, mülkiyet hakkı bağlamında eşitlik ilkesine aykırı olduğunu ifade ederek, söz konusu düzenlemenin iptal edilmesine hükmetmiştir.
Bu karar, devlet memurlarının ek göstergelerden faydalanması konusunda önemli bir adım olarak kabul edilirken, aynı zamanda Anayasa’ya uygun olan bir dengeleme ve eşitlik arayışını da ortaya koymaktadır. Kamuoyunda merakla beklenen bu karar, hem mevcut devlet memurlarını hem de gelecekteki atamalarda bir referans noktası olacaktır. Bu gelişmeler ışığında, 15 Ocak 2023 tarihinin öncesi ve sonrası için ek gösterge uygulamalarındaki eşitsizliklerin giderilmesi için çeşitli çözüm yollarının geliştirileceği düşünülmektedir.