İran haber ajansı Nour News, ismi açıklanmayan bir yetkiliye dayanarak, İran ile ABD arasındaki müzakerelerin dördüncü turunun pazar günü Maskat’ta yapılacağını bildirdi. İki ülke arasındaki nükleer görüşmeler daha önce iki kez Maskat’ta ve bir kez de İtalya’nın başkenti Roma’da gerçekleştirilmişti. Tarafların yaptığı açıklamalarda, bu görüşmelerin olumlu bir atmosferde geçtiği vurgulanmıştı.
İRAN VE ABD MÜZAKERELERİ
ABD, 2018 yılında İran nükleer anlaşmasından bir taraf olarak çekilmişti. O dönemde ABD Başkanı olan Donald Trump, İran ile doğrudan nükleer müzakere çağrısında bulunmuş ve bunun yanında tehditler içeren bir mektubu mart ayında İran lideri Ali Hamaney’e göndermişti. Trump’ın bu çıkışı, iki ülke arasındaki ilişkilerin daha da gerginleşmesine neden olmuştu.
İran, Trump’ın mektubuna Umman üzerinden yanıt vermişti. Tahran ile Washington, mektup alışverişlerinin ardından, 12 Nisan 2023 tarihinde Umman’da, ardından da birer hafta aralıklarla Roma ve tekrar Umman’da dolaylı görüşmeler gerçekleştirdi.
Dördüncü tur müzakerelerin daha önce 3 Mayıs 2023 tarihinde Roma’da yapılacağı açıklanmıştı. Ancak, görüşmelere aracılık eden Umman Dışişleri Bakanı Bedr bin Hamed el-Busaidi, müzakerelerin “lojistik nedenlerden” dolayı ertelendiğini sosyal medya hesabından duyurdu. Bu durum, taraflar arasındaki müzakerelerin devamı için önemli bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor.
Görüşmelerin olumlu bir havada geçmesi, birçok analist tarafından iki ülke arasında kalıcı bir çözüm sağlanması adına umut verici bir gelişme olarak yorumlanıyor. Ancak, çeşitli zorluklar ve belirsizlikler hala masanın üzerinde duruyor. İran’ın nükleer programı ve ABD’nin bu süreçteki tutumu, uluslararası politika açısından kritik bir öneme sahip olmaya devam ediyor.
Bu müzakerelerin sonuçları, sadece İran ve ABD arasındaki ilişkileri değil, aynı zamanda bölgesel güvenlik dinamiklerini ve küresel ekonomik istikrarı da etkileyebilir. Uzmanlar, bu tür toplantıların sürdürülmesinin, iki ülkenin birbirine olan güvenini artırabileceğini savunuyor. Ancak yine de, çeşitli içsel ve dışsal faktörler nedeniyle bu güvenin yeniden tesis edilmesi kolay olmayabilir.
