Antalya Şehir Hastanesi’ne iki ay önce ani kalp ve sırt ağrısı şikayetiyle başvuran Mustafa Şahin, yapılan tıbbi müdahaleler sonucunda hayata döndürüldü. Hastanın aort damarı, ‘fil hortumu’ tekniğiyle başarılı bir şekilde değiştirilirken, ameliyat sürecinde 100 dakikalığına bütün vücut kan dolaşımı durduruldu ve hastanın vücudu 22 dereceye kadar soğutuldu. Ameliyat ekibine başkanlık eden Prof. Dr. Nevzat Erdil, hastanın tüm vücut kan dolaşımının durdurulduğu 100 dakikalık süre boyunca, hastanın beyin fonksiyonlarının beslenmesine odaklandıklarını belirtti. Böylelikle hastanın sağlığına hiçbir nörolojik bulgu yaşamadan kavuşması sağlandı.
‘Yüzde 25’i hastaneye yetişemeden ani ölümler oluyor’
Prof. Dr. Erdil, Mustafa Şahin’in acil servise getirildiğinde kalp krizi açısından değerlendirildiğini, detaylı tetkiklerde ‘akut Tip A aort diseksiyonu’ teşhisinin konduğunu söyledi. Bu tür hastaların %25’inin hastaneye ulaşamadan yaşamını yitirdiğini belirten Erdil, “Aort diseksiyonu semptomları, birçok başka rahatsızlıkla karışabiliyor. Dolayısıyla bu tür şikayetlerle gelen hastalarda hızlı tanı konulması ve acil olarak ameliyata alınması çok önemlidir” dedi.
’45 dakikada ameliyata alındı’
Tanı konduktan sonra hastayı 45 dakika içinde ameliyata aldıklarını söyleyen Prof. Dr. Erdil, komplikasyon risklerini ve organ hasarlarını en aza indirdiklerini belirtti. “Hastamızda şans eseri böyle bir durum yoktu. Bu da, organların zarar görmeden hızlıca gerivermek için yapılan müdahalenin önemini ortaya koyuyor” şeklinde konuştu.
‘Fil hortumu’ tekniği uygulandı
Ameliyat sürecinde, klasik kalp cerrahisinde olduğu gibi, aort diseksiyonu müdahalesinde de belli bir süre vücut kan dolaşımının durdurulması ve beyinin korunması için hastanın vücudunun soğutulması gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Erdil, bu durumda 30-40 dakikayı aşmamaya çalıştıklarını ifade etti. Ancak Şahin’in aortun boydan boya yırtılmasının ardından, bu tekniği kullanarak başarılı bir müdahale gerçekleştirdiklerini belirtti.
‘Allah’a şükür hiçbir nörolojik bulgu yok’
Ameliyat sürece dair bazı endişeler yaşadığını belirten Prof. Dr. Erdil, başarılı bir şekilde hastayı servise gönderdiği için minnettar olduğunu dile getirdi. “Ameliyat süresi uzadıkça, organların zarar görme ihtimali artıyor. Ancak hasta zamanında bize ulaştığı için başarılı bir sonuç elde ettik” dedi.
’30 yılı aşkın meslek hayatımda karşılaştığım birkaç vakadan biri’
Doç. Dr. Gökhan Özerdem de aort diseksiyonunun yaygın sebeplerini ele alarak, bu tür yüksek tansiyonun önemli bir risk faktörü olduğunu vurguladı. Özerdem, aort genişlemesinin tanısı alan hastaların düzenli kontrollerle takip edilmesi gerektiğini de belirtti. Ameliyat sürecinin önemine dikkat çeken Dr. Özerdem, “Bu tür hastalar için cerrahi müdahale zorunludur. Ancak hastaneye zamanında ulaşılmadığında, sonuçlar genellikle kötü olmaktadır” diye ekledi.
‘Sadece ağrım olduğunu söyledim’
Ameliyat sonrası yaşadığı deneyimleri paylaşan Mustafa Şahin, hastalığıyla ilgili hiçbir bilgisi olmadığını ve aniden başlayan kalp ağrısı nedeniyle ambulans çağırdığını ifade etti. Şahin, hastaneye vardığında durumunun aciliyetini hemen fark ettiklerini dile getirdi.
‘Her şeye yeniden
