Bakan Uraloğlu, Karayolları Genel Müdürlüğü (KGM) Konferans Salonu’nda düzenlenen 75’inci “KGM Bölge Müdürleri Toplantısı”nın açılışında önemli açıklamalarda bulundu. Konuşmasında, Cumhuriyet’in ilk dönemlerinde 47 bin 80 kilometrelik bir yol ağıyla Ankara–İstanbul arasındaki yolculuk süresinin 79 saatten 18 saate, Ankara–Samsun arasının ise 96 saatten 20 saate indirildiğini belirtti. Bu mirasın, sadece yol yapımını değil, aynı zamanda ülkenin geleceğini inşa etme sorumluluğunu da getirdiğine dikkat çekti.
Bakan Uraloğlu, geleceğin ihtiyaçlarını öngören ve yüksek standartlarla hizmet sunan bir kurum olarak kararlılıkla ilerlediklerine vurgu yaptı. Bölge müdürleri toplantılarını bürokratik mekanizma olmanın ötesinde, yürek birliği, dava ve hizmet sevdasını tazeleme buluşması olarak tanımladı. Bu toplantılarda, yol haritasını çizip tecrübeleri paylaşarak ortak akılla stratejik hedefleri şekillendirdiklerini ifade etti.
Uraloğlu, burada kurulan bağların ve üretilen fikirlerin Türkiye’nin kalkınma yolculuğuna örnek olacağını belirti. Toplantı mekânının, yolu sevenlerle yürüyenlerin, zorlukları gönülden aşanların bir araya geldiği bir birliktelik ifadesi olduğunu ekledi. KGM’nin, “Yol medeniyettir” vizyonuyla Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde 86 milyon vatandaşın gelecek yolculuğunun merkezlerinden biri olduğunu vurguladı.
“77 ili güvenli ve konforlu yollarla birleştirdik”
Uraloğlu, başlatılan seferberlik sayesinde 6 bin 101 kilometre olan bölünmüş yol ağını 4 kat artırarak 29 bin 742 kilometreye ulaştıklarını, 77 ili güvenli ve konforlu yollarla birbirine kavuşturduklarını açıkladı. Bugün bu ağın, toplam yol ağının %43’ünü oluşturduğunu ve trafiğin %83’üne hizmet verdiğini ifade etti. 2002 yılında 8,5 milyon olan araç sayısının günümüzde 31 milyonu aştığını, ortalama seyahat hızının ise saatte 40 kilometreden 90 kilometreye yükseldiğini belirtti.
Bakan Uraloğlu, taşıt hareketliliğinin %195 arttığını ve kara yolu kazalarındaki can kayıplarının %77 oranında azaldığını belirtti. “Her hayat değerlidir” ilkesiyle sıfır can kaybı hedefine ulaşmak için kararlılıkla çalıştıklarını söyledi. Kamu kaynaklarını özel sektörün dinamizmi ve uluslararası finansmanla birleştirerek dev projeleri gerçekleştirdiklerini ekledi. Mega projelerin Türkiye’yi bölgesel ve küresel ulaşım merkezi haline getirdiğini ifade etti.
“Bakanlığımız sorumluluğundaki yerler deprem felaketini hasarsız atlattı”
Uraloğlu, Bakanlığın sorumluluğundaki kara yolları, havalimanları, tren ve metroların 23 Nisan’daki deprem felaketini hasarsız atlattığını belirtti. Bu durumun, son 23 yılda Cumhurbaşkanı’nın liderliğinde deprem gerçeğini merkeze alarak başlatılan seferberliğin bir sonucu olduğunu vurguladı. 1999’daki depremin ardından, İstanbul ve çevresindeki bölgelerde alternatif kara yolu koridorlarına ihtiyaç olduğu ortaya çıktığını ifade etti.
Osmangazi ve Yavuz Sultan Selim köprülerinin çok şiddetli bir depremde bile ayakta kalacak şekilde tasarlandığını belirten Uraloğlu, 15 Temmuz Şehitler ve Fatih Sultan Mehmet köprülerinin de sismik ve yapısal güçlendirme çalışmalarıyla desteklendiğini bildirdi.