Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) ve İngiliz hükümetinin öncülüğünde Londra’da gerçekleştirilen “Enerji Güvenliğinin Geleceği Zirvesi” çeşitli açılış konuşmalarıyla başlamıştır. Zirvede, IEA İcra Direktörü Fatih Birol, enerji güvenliğinin ülkeler için giderek önem kazanan bir gündem maddesi olduğunu vurgulamıştır.
Birol, enerji güvenliği açısından petrol ve gaz arzında yaşanabilecek aksamaların “geleneksel riskler” olarak sürdüğünü ifade etti. Bu risklerin özellikle pandemi döneminde petrol piyasası üzerinde etkili olduğunu ve Rusya-Ukrayna savaşının başlamasıyla Avrupa başta olmak üzere gaz piyasalarını olumsuz etkilediğini belirtti. Bu bağlamda, mevcut pazarın dinamiklerine dair kaygılar devam etmektedir.
Fatih Birol, dünyada yeni bir enerji güvenliği zorluğunun doğmakta olduğunu da sözlerine ekledi. Temiz enerji teknolojilerindeki son yıllardaki ilerlemelerden bahsetmekle birlikte, geçen yıl dünya genelinde inşa edilen yeni enerji santrallerinin %85’inin temiz enerji kaynaklarından oluştuğunu açıkladı. Ayrıca, ulaşım sektöründe dünyada satılan her dört araçtan birinin elektrikli olduğunu, bu durumun da büyük bir değişimi temsil ettiğini belirtti. Ancak bu noktada somut bir sorun ile karşı karşıya olduklarına dikkat çekti: Temiz enerji teknolojisinin üretimi için gereken kritik minerallerin temini, çıkarılması, işlenmesi ve imalatı gerekmektedir.
Kritik minerallerin üretimi ve işlenmesi konusundaki yoğunlaşmalara dikkat çeken Birol, bu durumun risk teşkil ettiğini düşündüğünü vurguladı. “Nerede bir yoğunlaşma varsa, orada riskli bir iş vardır.” diyerek, geleneksel enerji güvenliği risklerine ek olarak kritik mineraller ve onların tedarik zincirleri konusunda gelişmekte olan bu zorluğun son derece önemli olduğunu ifade etti.
Birol, enerji güvenliğini artırmak için enerji kaynakları ve güzergahlarının çeşitlendirilmesi, sektörde öngörülebilirliğin sağlanması ve uluslararası işbirliğinin kurulmasının kritik öneme sahip olduğunu söyledi. “Hiçbir ülke tek başına bir ada değil. Tüm dünya birbirine bağlıdır ve enerji güvenliğine yönelik kalıcı çözümler ancak işbirliği ile geliştirilebilir.” ifadelerine yer verdi.
İngiltere’den 300 milyon sterlinlik yeni yatırım planı
İngiltere Enerji Güvenliği ve Net Sıfır Bakanı Ed Miliband ise konuşmasında uluslararası işbirliğinin güvenli ve erişilebilir enerji sağlama konusundaki önemine değindi. Enerji güvenliğinin ekonomik güvenlik ile doğrudan ilişkili olduğunu vurgulayarak, “Enerji güvenliği olmadan, uluslararası güvenlik olamaz.” dedi. Ayrıca, iklim değişikliği gibi enerji güvenliğiyle ilgili konularda işbirliğiyle çözümler üretilebileceğini belirtti.
Bakan Miliband, İngiliz hükümetinin enerji güvenliğine yönelik riskleri azaltmak amacıyla deniz üstü rüzgar enerjisi tedarik zincirlerine yönelik 300 milyon sterlinlik bir yatırım planı için finansman sağlayacağını duyurdu. Zirvenin yarın sona ereceği belirtildi.
