Rusya, Suriye’nin eski Devlet Başkanı Beşar Esad’ın iadesi konusunda net bir duruş sergileyerek onu iade etmeyeceğini duyurdu. Bu karar, Rusya ile Suriye arasındaki ilişkilerin yeniden yapılandırılmasına yönelik sürdürülen diplomatik görüşmelerin bir sonucu olarak alındı. İlişkilerin iyileştirilmesi amacıyla gerçekleştirilen görüşmeler, iki ülke için büyük bir önem taşıyor.
Rusya’nın Irak Büyükelçisi Alperus Kotraşev, yaptığı açıklamada Beşar Esad’ın Moskova’da kalabilmesi için belirli şartların bulunduğunu ifade etti. Bu şartlardan biri, Esad’ın her türlü medya ve siyasi faaliyetten uzak durması gerektiği. Kotraşev, bu koşulların ihlal edildiğine dair elimizde herhangi bir kanıtın olmadığını belirtti. Bu durum, Rusya’nın Esad üzerindeki kontrolünü devam ettirdiğini gösteriyor.
Kotraşev, Esad ve ailesine sığınma hakkının verildiğini ve bunun doğrudan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in emriyle gerçekleştiğinin altını çizdi. Bu kararın ileride değişmeyeceği konusunda da bir vurguda bulundu. Bu durum, Esad’a verilen desteğin işaretlerini taşırken, Rusya’nın Suriye’deki etkisini nasıl sürdürdüğüne dair önemli bilgiler sunuyor.
ESAD VE AİLESİ MOSKOVA’YA KAÇTI
8 Aralık tarihinde, Beşar Esad ve ailesi yoğun çatışmaların yaşandığı bir süreçte, özellikle Heyet Tahrir Şam’ın başkente doğru ilerlediği zaman diliminde Rusya’nın kontrolündeki Hmeymim üssüne sığınmışlardı. Hmeymim üssünden Moskova’ya geçiş yaparak, burada yeni bir yaşam kurma çabası içerisine girdiler. Bu olay, Suriye’deki iç savaşın geldiği noktayı ve Esad’ın geleceğini sorgulatan bir gelişme olarak değerlendirilebilir.
Esad’ın Moskova’ya gitmesi, Suriye’deki çatışmaların uluslararası boyutunu ve Rusya’nın bölgedeki stratejik rolünü artıran bir adım olarak öne çıkıyor. Bu tür gelişmeler, uluslararası arenada farklı dinamiklerin oluşmasına yol açma potansiyeline sahip. Rusya, Esad’ın kalmasını sağlayarak, Suriye’deki gelecekteki siyasi denklemlerde etkili bir rol üstlenmekte kararlı görünüyor.
Tüm bu gelişmeler ışığında, Rusya’nın Suriye’deki politikalarını nasıl şekillendireceği ve Esad ile olan ilişkileri nereye evrileceği merak konusu. İki ülke arasındaki diplomatik ilişkilerin sürdürülmesi, sadece Suriye’nin iç durumu için değil, Orta Doğu bölgesi için de önemli bir stratejik açıdan dikkate alınması gereken bir durum. Dolayısıyla, gelecekte yaşanacak gelişmeler, hem Rusya’nın hem de Suriye’nin politikalarını etkileyebilir.
