İstanbul’da yaşanan trajik bir olay, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanvekili ve Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder‘in geçirdiği kalp rahatsızlığı sonucu ameliyat olması ile gündeme geldi. Yoğun saatler süren operasyonun ardından Önder’in sağlık durumu merakla beklenirken, kalbinin iki kez durması ve ana damardaki yırtılma nedeniyle hastaneye kaldırıldığı öğrenildi.
Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Ertuğrul Okuyan, aortun yapısı ve aort diseksiyonunun nedenlerine dair önemli bilgiler paylaştı. Aort diseksiyonu, kalpten çıkan ve vücut genelindeki organlara kan taşıyan aortun yırtılmasıyla meydana gelen bir durumdur. Temel olarak ileri yaş ile ilişkilendirilse de, bu ciddi sağlık durumu 20’li yaşlarda bile görülebilmektedir.
‘DİSEKSİYON İHTİMALİNİ GÖZ ARDI ETMİYORUZ’
Ailelerinde damar hastalığı hikayesi olan gençlerin, erken tanı ve düzenli kardiyolojik takip konusuna dikkat etmeleri gerektiğini vurgulayan Prof. Okuyan, “Aort diseksiyonu yalnızca yaşlı insanları etkilemez. Gençlerde genetik nedenler veya tanı konulmayan bağ dokusu hastalıkları diseksiyon riskini artırabilir. Ani başlayan göğüs veya sırt ağrısıyla gelen genç hastalarda diseksiyon olasılığını göz ardı etmiyoruz” dedi. Ayrıca, diseksiyonun tanısından cerrahi müdahalelerine kadar her aşamanın multidisipliner bir yaklaşımla ele alınması gerektiğini belirtti.
‘AORT HASARI TÜM SİSTEMİ ETKİLEYEBİLİR’
Aortun, kalbin sol karıncığından başladığını ve tüm vücuda kan taşıyan ana damar olduğunu belirten Prof. Dr. Okuyan, “Bu damar, kalbi besleyen koroner damarlar, beynin sağ ve sol tarafları, omurilik ve iç organlar ile bacaklara giden çok sayıda dala ayrılır. Bu nedenle, aortta meydana gelen herhangi bir hasar tüm vücut sistemini etkileyebilir” diye açıkladı.
‘AORT DİSEKSİYONU, DAMAR DUVARININ ZAYIFLAMASI SONUCU OLUŞUR’
Aortun üç tabakadan oluştuğunu ifade eden Prof. Dr. Okuyan, bir tabakanın yırtılması sonucu kanın diğer tabakalar arasında dolarak diseksiyon oluştuğunu bildirdi. “Aort diseksiyonu, sıklıkla damar duvarındaki zayıflamadan kaynaklanıyor. Bu zayıflamanın en yaygın sebebi kontrolsüz hipertansiyondur. Ayrıca sigara, şeker hastalığı, yüksek kolesterol, obezite gibi etkenler de damar sağlığını