Ateşkesi bozarak saldırılarını yoğunlaştıran İsrail ordusu, Gazze Şeridi’nin çeşitli bölgelerine gece boyunca düzenlediği saldırılarda 1 gazeteci, 6 kadın ve 4 çocuğun da arasında olduğu toplamda 17 Filistinli yaşamını yitirdi. Saldırılar, özellikle orta kesimde yer alan Deyr el-Belah bölgesine yoğunlaştı. Bu durum, bölgedeki insani krizi derinleştirirken, sivillerin korunması konusundaki endişeleri artırdı.
İsrail ordusunun gerçekleştirdiği bombardımanlarda, hedef alınan yerler arasında Han Yunus kentinde bulunan Nasır Hastanesi yakınındaki gazetecilerin kaldığı çadır da bulunuyordu. Bu saldırılardan biri, Filistinli gazeteci Hilmi el-Fakavi’nin yaşamını yitirmesiyle sonuçlandı. Sağlık kaynaklarından edinilen bilgilere göre, İsrail savaş uçakları, gazetecilerin kaldığı çadıra doğrudan saldırı düzenledi. Bu saldırıda, 9’u gazeteci olmak üzere toplamda 10 kişi yaralandı.
GAZETECİ HİLMİ EL FAKAVİ YANARAK ÖLDÜ
ABD merkezli haber ajansları, saldırının ardından Filistinli gazeteci Hilmi el-Fakavi’nin çadırda yanarak can verdiğini aktardılar. Bu olay, Gazze’deki çatışma ortamında gazetecilerin maruz kaldığı tehlikeyi bir kez daha gözler önüne seriyor. 7 Ekim 2023 tarihinden bu yana İsrail’in Gazze’ye düzenlediği saldırılarda ölen gazetecilerin sayısının 210’a yükselmiş olması, özgür basın için büyük bir kaygı oluşturuyor.
Bölgedeki sağlık kaynakları, gece boyunca gerçekleştirilen diğer saldırılarda toplam 15 Filistinlinin yaşamını yitirdiğini bildirdi. Bu ölümler arasında 6 kadın ve 4 çocuğun bulunması, savaşın siviller üzerinde yarattığı yıkımı bir kez daha gözler önüne seriyor. Bu durum, uluslararası toplumun dikkatini çekerken, barışın sağlanması adına atılması gereken adımları yeniden tartışmaya açtı.
İsrail ordusunda yaşanan bu yoğun saldırılar, Gazze Şeridi’nde 19 Ocak 2023’te yürürlüğe giren ateşkesin ardından, 18 Mart 2023 sabahında tekrar başlamasıyla paralel bir şekilde gelişiyor. Bu ateşkesten sonra başlayan şiddet olayları, bölgede var olan insani krizin daha da derinleşmesine yol açtı. Sivillerin korunması amacıyla uluslararası toplumun bu duruma müdahale etmesi gerektiği vurgulanıyor.