Ticaret Bakanlığı tarafından yapılan son açıklamalarda, Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) ticaret politikalarının ulusal güvenlik anlayışını genelleştirerek, piyasa-dışı ve ayrımcı bir yaklaşıma dönüştüğünü ortaya koyuyor. Bu tür bir uygulamanın, iki ülke arasında var olan normal ekonomik ve ticari ilişkileri olumsuz bir şekilde etkileyebileceği ifade edilmektedir. Diplomatik ilişkilerin ve ticari etkileşimin geleceği açısından bu durum, tüm taraflar için endişe verici bir tablo çizmektedir.
Ayrıca, genelgenin hayata geçirilmesi durumunda, ABD ile Çin arasındaki yatırım alışverişine zarar verileceğine dikkat çekilmiş ve bunun yalnızca Çin için değil, aynı zamanda ABD için de zararlı olacağı vurgulanmıştır. Bu bağlamda, Ticaret Bakanlığı, ABD’nin bu alandaki adımlarını yakından takip edeceğini ve kendi meşru haklarını korumak için gerekli tedbirleri alacağını belirtmiştir. Bu tedbirleri alırken, uluslararası yatırım ve ticaret kurallarına uyulması gerektiğinin altı çizilmiştir.
Bakanlık, Washington yönetimine, piyasa ekonomisinin yasalarına ve kurallarına sadık kalmayı, ekonomik ve ticari konuları siyasileştirmeden ele almayı önererek önemli bir mesaj vermiştir. Bu çağrının amacı, karşılıklı ekonomik işbirliğini ve ticaretin gelişimini sağlamak olarak öne çıkmaktadır.
“ÖNCE AMERİKA YATIRIM POLİTİKASI”
ABD Başkanı Donald Trump, 2023 yılında yayımladığı “Önce Amerika Yatırım Politikası” başlıklı genelgede, Çin ile bağlantılı şirketlerin ABD’deki belli başlı sektörlere yatırım yapmalarını engellemek için Yabancı Yatırım Komitesi’nin denetiminde “her türlü yasal araca” başvurulacağını duyurmuştur. Bu genelge ile birlikte, Çin’in gıda kaynakları, tarım alanları, madenler ve diğer doğal kaynaklar gibi ABD’nin kritik değere sahip yatırımlarını hedef aldığı iddia edilmiştir. Bu kapsamda, “Çin, ABD şirketlerinin kendi topraklarındaki kritik altyapıları devralmasına izin vermemekte, bu nedenle ABD’nin de benzer bir yaklaşımı benimsemesi gerektiği” belirtilmiştir.
İlgili genelgede, ayrıca Amerikan şirketlerinin de Çin’in askeri sanayi alanında yatırım yapmalarının engelleneceği, zira Pekin yönetiminin ABD kaynaklarını askerî modernizasyon için kullandığına dair endişeler gündeme getirilmiştir. Bu bağlamda, iki süper gücün birbirlerine karşılıklı olarak daha korumacı önlemler almakta olduğunu söylemek mümkündür.
ABD Hazine Bakanlığı’na bağlı olan Yabancı Yatırım Komitesi, ülkeye gelen yabancı yatırımları, ulusal güvenlik riskleri açısından inceleyerek, gerektiğinde yatırımları engelleme yetkisine sahip bulunuyor. Bu denetim mekanizması, yatırım ilişkilerinin daha kontrollü bir çerçevede ilerlemesini sağlarken aynı zamanda iki ülke arasındaki ekonomik gerilimlerin de artmasına neden olabilmektedir. Dolayısıyla, bu durum uluslararası ticaret dinamiklerini etkileme potansiyeline sahip bir olgu olarak değerlendirilmektedir.