Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Emrah Ermiş, sporun kalp sağlığı üzerindeki etkilerini değerlendirdiği bir açıklamada bulundu. Son dönemde bazı çevrelerden yapılan, sporun kalp sağlığına zararlı olabileceği yönündeki iddiaların kafa karışıklığına yol açtığını vurgulayan Doç. Dr. Ermiş, “Bilimsel araştırmalar, genel hatlarıyla sporun kalp sağlığına olumlu etkiler sağladığını göstermektedir” dedi. Ancak, sporun kalp üzerindeki etkilerinin, gerçekleştirilen spor türüne, kişinin mevcut kalp sağlık durumuna, antrenman seviyesine ve sporun yoğunluğuna bağlı olarak değiştiğine dikkat çekti. Ayrıca, egzersizlerin yoğunluğu ve sıklığı belirlenirken bireyin yaşı, kemik ve eklem sağlığı gibi faktörlerin de göz önünde bulundurulması gerektiğini belirtti.
“BİSİKLET SÜREBİLİR, YOGA VE PİLATES YAPILABİLİR”
Kalp sağlığının geliştirilmesine yönelik hangi sporların tercih edilmesi gerektiğini ifade eden Doç. Dr. Ermiş, haftada en az 150 dakika orta yoğunlukta egzersiz yapılması gerektiğini belirtti. Bu süre, haftada 5 gün günde 30 dakika egzersiz yapmayı ifade ediyor. Hafif ve orta düzeyde yapılması önerilen aktiviteler arasında tempolu yürüyüş, hafif tempoda koşu, bisiklet sürme ve yüzme gibi aerobik egzersizler yer alıyor. Doç. Dr. Ermiş, egzersizler sırasında hedeflenen kalp atım hızının, bireyin yaşına uygun maksimal değerin yüzde 50-70’i arasında olması gerektiğini de bildirdi. Spora yeni başlayanlar için bu değerin yüzde 50 olarak belirlenmesini önerdi. Maksimal kalp hızı ise 220-yaş formülü ile hesaplanıyor. Düzenli yapılan egzersizin, kalp kasını güçlendirerek kan basıncını düşürdüğünü ve kolesterol seviyelerini iyileştirdiğini de dile getirdi. Bunun yanı sıra, yoga ve pilates gibi esneme ve güç artırıcı egzersizlerin de faydalı olabileceğini aktardı.
“AŞIRI SPOR KALBİ OLUMSUZ ETKİLEYEBİLİR”
Ayrıca, aşırı spor yapmanın kalp sağlığı üzerinde olumsuz etkileri olabileceğini vurgulayan Doç. Dr. Ermiş, “Yoğun egzersiz ve fazla antrenman kalbin aşırı yüklenmesine sebep olabilir ve bu durum kardiyovasküler sorunları tetikleyebilir.” dedi. Özellikle yapısal kalp hastalığı olan hipertrofik kardiyomiyopati hastalarının ağır egzersizlerden kaçınmaları gerektiğini belirtti. Aynı zamanda ciddi kalp yetmezliği bulunan bireylerin de yoğun sporların kalp ritminde bozulmalara neden olabileceğini ve kardiyovasküler problemleri artırabileceğini ifade etti. Dolayısıyla bu gruptaki hastaların doktorlarının önerdiği uygun egzersizleri takip etmeleri büyük önem taşıyor.
“EGZERSİZ PROGRAMLARINA KATILAN HASTALARDA ÖLÜM ORANI DAHA DÜŞÜK”
Kardiyak rehabilitasyon programlarının önemine de değinen Doç. Dr. Ermiş, egzersizin iyileşme sürecinin kritik bir parçası olduğunu belirtti. Yapılan araştırmalar, egzersiz programlarına katılan kalp hastalarının, katılmayanlara göre daha düşük mortalite (ölüm) ve morbidite (ek hastalık) oranlarına sahip olduğunu ortaya koydu. Ancak, bu hastaların rutin kontrollerinde diyet alışkanlıklarının gözden geçirilmesi, reçeteli ilaçların gerektiğinde revize edilmesi gerektiğini vurguladı. Düzenli egzersizin, hastaların kalp hızını zamanla düşürdüğünü ve bu nedenle ritim ilaçlarına olan ihtiyacın azaldığını belirtti.
“EGZERSİZ ÖNCESİ DOKTORA DANIŞILMALI”
Son olarak, 40 yaş üstü bireylerin egzersiz yaparken dikkat etmeleri gerekenleri dile getiren Doç. Dr. Ermiş, “Egzersize başlamadan önce, kalp-damar hast
