Beyaz Saray Sözcüsü Leavitt, düzenlediği basın brifinginde, ABD’nin Suriye’deki askerlerini çekip çekmeyeceğine dair bir soruya yanıt verdi. Leavitt, “ABD kısa süre içinde Suriye’den askerlerini çekmeyi düşünüyor mu?” şeklindeki bir soruya, “Bu soru dün Başkan’a soruldu ve o da yanıt verdi. Kendisi, Birleşik Devletler ordusunun başkomutanı olarak, denizaşırı ülkelere asker sevkiyatını her an gözden geçirme hakkını saklı tutmaktadır,” yanıtını verdi. Bu açıklama, ABD’nin Suriye’deki askeri varlığının geleceğine dair belirsizliklerin sürdüğünü gösteriyor.
ABD Başkanı Trump: “Suriye konusunda bir karar vereceğiz”
ABD Başkanı Donald Trump, Beyaz Saray’da düzenlediği bir imza töreninin ardından, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Basın toplantısında, “İsrail medyasında ABD’nin Suriye’deki askerlerini çekeceğine ilişkin haberler çıkıyor, bu konuda karar verdiniz mi?” sorusuna cevaben, “Bunu kimin söylediğini bilmiyorum ama Suriye konusunda bir karar vereceğiz. Biz Suriye’ye müdahil değiliz. Suriye kendi derdinde. Orada zaten yeterince karışıklık var. Bizim oraya karışmamıza gerek yok,” dedi. Bu açıklama, ABD’nin Suriye’de bulunma amacına dair kafa karışıklığını artırdığı gibi, uluslararası kamuoyunda da yankı buldu.
İddiayı ortaya atan İsrail
İsrail’in resmi haber ajansı KAN, Beyaz Saray’ın üst düzey yetkililerinin, İsrailli mevkidaşlarına Trump’ın Suriye’den binlerce Amerikan askerini çekmeyi planladığına dair mesajlar ilettiğini bildirdi. Habere göre, ABD güçlerinin Suriye’den çekilmesi, Tel Aviv’de büyük endişelere yol açacak. Bu durumun, Suriye’deki Kürt gruplar üzerinde de önemli etkilere yol açacağı belirtiliyor.
Trump’ın Suriye’de bulunan binlerce Amerikan askerini geri çekme düşüncesi, İsrail’deki siyasi ve askeri liderler tarafından kaygı ile karşılanıyor. İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, uluslararası hukuka göre Suriye toprağı olan Golan Tepeleri’ndeki işgalini genişletme planları doğrultusunda, bu bölgede “kalıcı” olmayı hedeflediklerini vurguladı. Bu durum, bölgedeki jeopolitik dengeyi daha da karmaşık hale getiriyor ve uluslararası ilişkilerde yeni tartışmalara neden olabileceği düşünülüyor.
Özetle, ABD’nin Suriye’deki askerlerinin durumu üzerinde süregelen tartışmalar, her iki ülke için kritik bir öneme sahip. Başkan Trump’ın Suriye’deki askeri varlık konusunda vereceği karar, sadece ABD’nin dış politikası için değil, aynı zamanda bölgedeki istikrar ve güvenlik açısından da kilit bir unsuru temsil etmektedir. Dolayısıyla, bu durum, ilerleyen günlerde farklı uluslararası aktörler arasında müzakerelere ve potansiyel yeni anlaşmalara yol açabilir.