Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından gerçekleştirilen bir soruşturma, 112 Acil Çağrı Merkezinde görevli bazı çalışanların, bebek acil hastalarını belirlenen özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine yönlendirerek haksız kazanç sağladıkları iddialarını araştırıyor. 18 şüpheli hakkında hazırlanan fezlekede, bu kişilerin organize suç faaliyetlerinde bulundukları öne sürülüyor. Türkiye’de sağlık sistemine yönelik ciddi bir güven kaybına yol açan bu olay, toplumda büyük yankı uyandırdı.
Fezlekede, Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanan “yenidoğan çetesi” kapsamında yapılan detaylı incelemelerde, her bir şüpheliye yönelik yapılan tıbbi mütalaalar ve Sağlık Bakanlığı Teftiş Kurulu raporu dahil olmak üzere birçok delil sunuluyor. Bu kapsamda, isimleri geçen bazı şüpheliler hakkında ek soruşturmaların gerektiği ifade ediliyor. Fezlekede, 17 şüphelinin kimlikleri belirlenirken, sorgulama sürecinde Mustafa Kemal Zengin’in de dosyaya dahil edildiği bilgisi verildi.
Savcıya Yönelik Tehdit İddiaları
Fezlekede, şüpheli Mustafa Kemal Zengin’in, Cumhuriyet Savcısı Yavuz Engin ile yaptığı görüşmelerde, sanık Tuğçe Toptemel’in tahliye edilmesi için tehdit içeren ifadelerde bulunduğu belirtiliyor. HTS kayıtlarına göre Zengin’in, Başhekim Ahmet Atilla Yılmaz ile toplam 138 kez, şüpheli avukat Aylin Arslantatar ile ise 1320 kez iletişim kurduğu tespit edildi. Bunun yanı sıra, Toptemel’in üvey babası Yavuz Çelik ile 110 kez iletişimde bulunduğu kaydedildi. Zengin’in bu eylemlerinin “örgüte yardım etme” olarak değerlendirildiği ve tehdit eylemine dair soruşturmanın devam ettiği ifade ediliyor.
Fezlekede ayrıca, tutuklu doktorlardan Şeyhmus Çelik’in müdahale ettiği maktul bebek Opara’nın hastaneye kabulündeki ihmalleri, Zeki Ötünç’ün, canlandırma tedavisini uygulamamış olması ve Esenler Güney Hastanesi’nde görevli Hilda Keykubad’ın gerekli tedavi ve klinik takibi yapmaması gibi diğer doktor ve sağlık çalışanlarının sorumlulukları da ortaya konmuştur.
İhlaller ve Gerçek Dışı Raporlama
Bunların dışında, Esenyurt Reyap Hastanesi’nde çalışan şüpheli hemşire Aslı Alemdağ’ın gerçeğe aykırı bir epikriz düzenlediği, hayatını kaybeden Yünaçtı bebeğin dosyasına entübe bir bebeğin akciğer grafisini eklediği, dolayısıyla örgüt hiyerarşisi içinde yer aldığı belgelerde yer aldı. Çorlu Reyap Hastanesi’nde hasta sevklerini koordine eden Remzi Karaca’nın, 112 acil sisteminden gelen talep üzerine bebekleri kabul ettiğine dair bilgiler mevcut.
Diğer şüpheliler arasında, tıbbi sekreterler, hemşireler ve hastane müdürleri de yer almakta ve çoğu gerçeğe aykırı rapor düzenlemek, suistimal veya usulsüz işlemlerden suçlanmaktadır. Örneğin, Silivri Kolan Hastanesi’nin mesul müdürü Bener Mahmut Mansuroğlu’nun, hastane işletmesini yasadışı yolla kiraya vermesi önemli bir suçlama olarak geçiyor. Tüm bu eylemler, bebek ölümleriyle bağlantılı olarak haksız kazanç sağlamak amacıyla gerçekleştirilmiş olarak değerlendiriliyor.
Şüphelilerin İfadeleri
Fezlekenin sonunda, şüpheli Mustafa Kemal Zengin ifadesinde, amacının yanlış anlaşıldığını ve sadece görüşlerini paylaştığını öne sürdü. Dursun Eryılmaz, bebeğin entübe edilmesini ve durumu hakkında bilgi verdi. Hilda Keykubad ise hastanede olmadığı dönemde gerçekleştirdiği işlemler nedeniyle suçlanamayacağını savundu. Bu ifadeler, şüphelilerin suçlamaları kabul et
