Günümüzde elektronik sigaraların sağlığa etkileri konusunda ciddi endişeler söz konusu. Doç. Dr. Dilşen Çolak, bu konuyla ilgili yaptığı açıklamalarda elektronik sigaraların akciğer kanseri riskini artırdığını ve kullanımıyla birlikte kronik bronşit, astım gibi solunum yolu hastalıklarının görülme oranlarının da yükseldiğine dikkat çekti. Bu bulgular, elektronik sigaraların masum bir alışkanlık olmadığını açık bir şekilde ifade ediyor.
Elektronik sigara kullanımının gençler arasında hızla arttığına dikkat çeken Doç. Dr. Çolak, Amerika Birleşik Devletleri’ndeki istatistikleri paylaşarak şunları belirtti:
“2011 yılında, lise öğrencileri arasında elektronik sigara kullanım oranı %1,5 iken, 2018 yılında bu oran %20,8’e yükselmiştir. Ayrıca, 2017-2018 döneminde e-sigara kullanımındaki artış hızı %78 gibi kaygı verici bir seviyeye ulaşmıştır. Avrupa’daki duruma da bakıldığında, Polonya, Ukrayna ve İtalya gibi ülkelerde 11-17 yaş grubu gençler arasında elektronik sigara kullanım oranları erkeklerde %20-30, kızlarda ise %13-22 düzeyindedir. Bu veriler, e-sigara salgınının dünya genelinde gençler arasında etkili olduğunu ortaya koymaktadır.”
Çolak, gençlerin elektronik sigaraları ‘daha az zararlı’ olduğu algısıyla tercih ettiklerinin altını çizdi:
“Aromalı içeriğe sahip olmaları, şık tasarımları ve kullanıcı dostu özellikleri, elektronik sigaraların gençler arasında popülerliğini artırıyor. Ancak bu cihazlar, nikotin, aroma verici kimyasallar ve toksik maddeler içermektedir. Nikotin bağımlılık yaparak beyin gelişimini olumsuz etkileyebilir ve öğrenme bozukluklarına neden olabilir. Ayrıca, e-sigara kullanımı tütün ürünlerine geçişi kolaylaştırabilir, yasa dışı madde kullanımını artırabilir ve psikososyal sağlık üzerindeki olumsuz etkileriyle dikkat çekmektedir.”
Sağlığa uzun vadede verebileceği zararın henüz tam olarak anlaşılmadığını belirten Doç. Dr. Çolak, mevcut verilerin de oldukça uyarıcı olduğunu ifade etti:
“Bazı e-sigara bileşenlerinin kansere yol açtığı, bazılarının ise kalp ve akciğer rahatsızlıkları riskini artırdığı saptanmıştır. Özellikle gebelik döneminde fetüs bu emisyonlara maruz kaldığında, bebeğin gelişimi olumsuz yönde etkilenebilir. Ayrıca, e-sigara dumanına maruz kalan çevredeki bireyler de pasif içicilik riski altındadır.”
Akciğer kanserinin erken evrede saptanması halinde tedavi edilebilir bir hastalık olduğuna dikkati çeken Doç. Dr. Çolak, sözlerini şöyle sürdürdü:
“En etkili yöntem, risk
